2002’de Burdur’a gelen ve siyaseti takip eden biri olarak kendi çapında Burdur siyasetini insanları mesleğim gereği tanıma fırsatı yakalayan biri olarak akıllara tek bir soru gelmekte… Kendini platform Başkanı ilan eden ancak neyin platform başkanı olduğunu çözemediğim Kemal Aslan’dan bahsediyorum.
Yıllarca iş yerinde komşuluk yaptığım iyi veya kötü günlerimizin de olduğu düşünce ve fikirlerine katılmasam da mücadelesine gıpta ile baktığım, keşke milliyetçi ve muhafazakâr kesimde de böyle bir şahsiyetin mücadelesini Burdur yararına kullansa idi. Burdur bir adım daha ileri giderdi dediğim bir şahsiyet.
Burdur’da AK Partiden iki dönem şehri emini olan Sayın Sebahattin Akkaya’nın burnundan getiren Burdur Spor üçüncü lige çıktığında gelir için birkaç tane caddesi paralıya çevrildiğinde mahkeme kapılarına koşan, Burdur’un Karasenir mahallesinde kentsel dönüşüm yapılmaması için elinden geleni yapan ve engellenmesine sebep olan, seçimi toplumun söylemi ile kaybetmesine sebep olan bir şahsiyet.
Burdur Belediye Başkanlığına aday olan Sayın Ali Orkun Ercengiz’in kazanması için CHP konvoyuna katılan ve destekleyen, kazanması için caddelerde gülücükler dağıtan, seçildikten sonra her ay CİMER’den şikayet eden bir sürü iddialarda bulunan, soruşturmadan iş yapamaz hale gelen, her konuyu mahkemelere taşıyan, Burdur’un gelişmesinin önünde bir engel gibi duran, son günlerde de 700 kişinin üzerinde tapulu arazisi bulunan 18. madde uygulamasında Burdur’un önünü tıkayan, on-on beş kişiyi ikna ederek mahkeme kapılarını aralayan bir şahsiyet…
Burdur’a gelen valilerle uğraşmayı hüner sayan, muhatap alınmadığında yapmadığını bırakmayan, yetmezse vali yardımcıları ile uğraşan, “duymuştum cümlesi” ile kendini kurtaran, mülki idarecilerin ve birim müdürlerinin muhatap almaktan çekindiği bir şahsiyet…
Sonuç olarak bu şahsiyet toplum yararına çalıştığı söyleminde bulunsa da bakıldığında şehrin gelişmesini engelleyen arsa ve konut fiyatlarının artmasına sebep olan, kanunun açık taraflarını iyi analiz edip inanmadığı hukuka sarılan, bu şahsiyetin bir kişiyi hiç eleştiremez! Bilmediğim şey; “nasıl bir çıkar ilişkisinin içerisinde” sorusu aklıma gelmekte…
İşte soru: toplum tarafından “çorbacı kemal” olarak bilinen, kendini sözde sivil toplum platform başkanı ilan eden Kemal Aslan siyasetçi ve mülki idarecilerden eleştirmediği kimse kalmadı ancak bir siyasetçiyi eleştirmez… Yüz puanlık bir soru: “Eleştirmediği siyasetçi kim?” sorusunu sormak artık elzem oldu…
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…