28 Mayıs ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimlerinde %52,14’le Sayın Cumhur Başkanının seçimleri kazanması dünyaya verilen yeni bir mesaj olarak algılandı.  Mesajın bu kadar güçlü olmasındaki en büyük katkının Sayın Dr. Devlet Bahçeliye ait olması dikkatlerden kaçmadı. Sayın Bahçeli seçmenini konsile eden ve firesiz sandığı gitmesini sağlayan lider olarak tarihe geçecektir. Yereli değerlendirecek olursak Türkiye geneli AK Parti oylarının %35 seviyelerine düştüğü halde Burdur’da %36,61 ile iki vekil çıkarabilmeyi başardı. Bunun üç ana sebebi gözükmekte. 1) Bu satırlardan sayın Adem Korkmaz’ın seçmen tarafından kabul görmediğini dile getirmiştim. Korkmaz’a karşı tepki oylarının MHP’ye gideceğini düşünerek kaleme almıştım. Sayın Adem Korkmaz yanına Sayın Volkan Mengi’yi alarak üstüne birde kanal 15 ekranlarına çıkarak köylerden oy aldı. Kanal-15 bazı kalemler tarafından küçümsense dahi bölgenin en fazla izlenen ekranı olmayı başarmaktadır. Korkmaz hatipliğini konuşturarak seçmeni ikna etmeyi başarmış görünüyor. 2) Burdur’da AK Partinin iki ana omurgasının olduğu bir gerçek. Hiçbir siyasi yapı bunu hesaplamadı. Sayın Bayram Özçelik ve Sayın Volkan Mengi’nin etkisini düşünemedi. Özçelik ve Mengi AK Partinin sürükleyici unsuru olarak AK Parti bayrağını taşıdı ve seçmenini Korkmaz’da buluşturmayı başardı. Bunu hiçbir siyasi partiler ve adaylar inkâr edemez. Tabi birde Bucak Belediye Başkanı Emrullah Ünal var. Görünmeyen gizli kahraman ilçesinde Hülya Gümüş gibi rüzgâr estiren CHP adayına karşı istediği oyu alarak Bucak ilçesinden bir milletvekilini TBMM’ne gönderebilmeyi başardı. 3) İspatlaması zor olsa da adayların veya çevresindeki siyasi kişilerin seçmen üzerinde MHP verilecek oyların CHP’nin işine yarayacak, MHP’nin Burdur’da milletvekili çıkarması zor, MHP ikiye bölündü söylemleri etkili olmuş görünmektedir. Bu söylemlere karşı MHP’nin bizler dürüst siyaset yapacağız, önce vatan sonra siyaset anlayışı ile cumhurbaşkanımıza oy isteyeceğiz söylemlerini dillendirse de MHP ikiye bölünmüştür algısına karşı Burdur MHP İl Yönetimi siyasi bir çözüm bulamamıştır. Bu sonuç ise AK Partinin işine yaramıştır. CHP kanadına gelirse neden bir vekilde kaldı? Sorusunu sormak gerekmektedir. Bu seçimlerde bir Hülya Gümüş fırtınası esti ancak bu fırtına sadece Bucak kanadında kaldı. Sayın Hülya Gümüş batı basını dediğimiz Burdur ve ilçelerine de hitap edebileydi Bucak Basınına verdiği intibayı Burdur Basınına da verebilseydi sanırım vekil olarak çıkardı. Sayın Hülya Gümüş’ün seçim çalışmalarında tek hatasının bu olduğu açıkça görünmekte. Doğru bir adayla ikinci sırada olmaması ve Burdur basınında fazlaca yer almaması sadece Bucak basını ile seçim çalışmalarına ağırlık vermesi CHP’nin Burdur’da bir vekilde kalmasının temelini oluşturdu. Bu seçimlerin en dikkat çekici gündemlerden biri de basın oldu. Çeşitli dijital ve YouTube kanalları üzerinden yayın yapan meslektaşlarımız sık sık gündem oldular. Kendilerini Genel Başkanların uğrak yeri olan dijital YouTube kanalları gibi sanıp iki saatlik programda yirmi beş- otuz kişinin girip çıkmasını binlerce kişinin izlediğini ve bu şekilde ikna etmelerini bir pazarlama tekniği olsa gerek. Dijital video izleme dünya ortalaması 2,8 saniye, Türkiye ortalaması ise 1,9 saniyedir. Yıllar önce yaptığım sokak röportajlarını 3 dakika olarak sınırlamıştım. Bu mesleğin içinde biri olarak bir vekille yapılan 2 saatlik bir programa 27 bin kişi izledi değince tepki göstererek ortalama izlenme saniyesine bakayım dediğimde bir saniyenin bile altında bir ortalama olduğunu görmüştüm. Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…