Yerel seçimler yaklaştıkça partilerde aday belirleme süreci de hızlanmaya başladı. Partiler halkın nabzını tutmaya, sivil toplum örgütlerinin görüşlerini almaya ve “Hangi adayla kazanabiliriz” hesabı yaparlarken; Burdur’da kilit parti, AK Parti’nin göstereceği adaya bağlı olmaya başladı.
CHP’de şu andaki Belediye Başkanı Ali Orkun Ercengiz’in aday gösterileceğine kesin gözü ile bakılırken parti içi kenetlenmenin sağlandığı gözükmekte. İYİ Parti ise AK Parti’nin göstereceği adaya göre aday belirleme sürecinde olduğu görünmekte. MHP’de ise AK Parti ile yapılabilecek ittifaktan ne kadar yararlanılabilir hesapları var. Her ne kadar kendi adayını çıkarıp “Bizde varız” hesabı yapılsa da Sayın Devlet Bahçeli’nin hainler hariç dava arkadaşlarına “Yuvaya dönün” çağrısını Burdur MHP il yöneticilerinin de bu çağrıyı iyi kullanıp, yerel seçimlerde partinin güçlü çıkması için hesapların yapıldığı da bir gerçek.
AK Parti’de ise bütün hesaplar Burdur belediye başkanlığını kazanmak olarak yapılmakta. İlçelerin tamamını kazanılsa bile Burdur merkezin alınamamasına siyasi anlamda “kaybetmek” olarak bakılırken, “Kiminle kazanılacak?” sorusu üzerinde durulmakta.
AK Parti’nin kendi içindeki kutuplaşmaları birleştirebilecek bir aday üzerinde yoğunlaşırken, aday adayı olmak isteyenlerin de ön plana çıkma çabaları, basını kullanarak isminin güçlü bir aday profilinin çizmeye çalışmaları, mesai arkadaşlarının ‘kurtulmak için’ “Senden başka güçlü aday yok” diyerek dolmuşa getirmeleri de evlere şenlik. AK Parti yöneticilerinin kendi içlerinde hata yapma şanslarının olmadığını farkında olup aday adaylarını 3’e düşürmüş gözükmekte. Şimdiki planlarda “Bu üç adaydan hangisi ile gidilirse Burdur belediye başkanlığı alınır” hesapları yapılırken en büyük hedefin ise “Burdur belediye başkanlığının kazanıldığında öyle bir ekip kurulmalı ki Burdur yatırımlardan daha iyi faydalanabilsin. Devlet imkanları sıhhatli kullanılsın. Geçmişten ders çıkarılsın” düşünceleri hakim olmakta.
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…