2019 yerel seçimlerin yapılmasında zaman daraldıkça siyasi kulisler oldukça hareketlenmeye başladı. Bizler de bu nabzı tutabilmek için AK Parti İl Başkanı Sayın Volkan Mengi, CHP’li Belediye Başkanı Sayın Ali Orkun Ercengiz, İYİ Parti Kurucu İl Başkanı ve Burdur seçmeninin seçip yurt dışı oyu ile milletvekilliğini kaybeden Sayın Osman Kurt’la görüşerek bakış açılarını ve seçmenin nabzını da tutarak tespit ettiğim verileri kaleme almaya çalışalım…
AK Burdur İl Başkanı Sayın Volkan Mengi her ne kadar AK Parti genel merkezinin seçmenin nabzını tutan araştırmaların daha bitmediğini, sadece genel başkanları Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın il başkanları toplantısındaki koyduğu ilkeler çevresinde adayların da aranan özelliklerinin liyakat, dürüstlük, halka dokunan - halkın sevdiği toplumun olur verdiği bir adayın olacağını söylese de AK Partili seçmenlerin gönlünden geçen üç adayın ön plana çıktığı gözükmekte. Öne çıkan adaylardan bir tanesi 5 dönemdir milletvekili seçilen Sayın Bayram Özçelik. Seçmene “Neden Özçelik?” sorusuna verilen cevap ise yıllardır milletvekilliği yaptığı, Ankara’nın bürokratik ayağını ve siyaseti çok iyi bildiği, Burdur’a yatırımlar alanında her konuya vakıf olduğu, Burdur değişecek ve gelişecekse 5 dönemdir vekillik yapan ve TBMM Kâtip Üyesi olarak bir hafıza oluştuğu, gecesini gündüzüne katan, çalışmaktan yorulmayan bir kişiliğe sahip olunduğu ve siyasette artık usta gözü ile bakıldığı için ön plana çıkmakta. Sayın Özçelik’in, Burdur’da dokunmadığı, konuşmadığı bir seçmenin bulunmadığı bir şahsiyet olarak ön planda yer alıyor.
İsmi ön plana çıkan diğer aday ise AK Parti İl Başkanı Sayın Volkan Mengi. Her ne kadar kendisi “genel merkez karar verir” dese de seçmene “Neden Sayın Volkan Mengi?” dendiğinde ise partililerde ortak görüş olarak il başkanlığında ki kutuplaşmayı ve ikiliği kaldırdığını, partide birlik beraberlik oluştuğunu, AK Parti’nin kurulduğu günden beri AK Parti cenahında yetiştiğini, belediyenin çalışma sistemini iyi öğrendiğini, genç olması, mücadeleci olması ön plana çıkarken il başkanı olduktan sonra sahaya inmesi, sahada boşluk bırakmaması, sadece siyaset yapması ve ekibi ile uyumlu çalışması da öne çıkan söylemler arasında.
Öne çıkan diğer isim ise Sayın Deniz Kurt. Seçmene “Neden Sayın Deniz Kurt?” dendiğinde ise Sayın Deniz Kurt’un partide gruplaşma ve ikilik varken il başkanı olmak isteyip de siyaseten mağdur olması, ağırbaşlı olarak bilinmesi, genç olması Burdur’da iyi bir işletmeci olması, soldan da sağdan da oy alabilecek olması. Sayın Deniz Kurt’un aday olması durumunda İYİ Parti’ye giden oyların Deniz Kurt üzerinde birleşeceği, seçimi garanti görmek istenirse başka alternatiflerinin olmadığı, Kurt Ailesinin Burdur siyasetinde bir ağırlığı olduğu söylenmekte!
Burdur Belediye Başkanı Sayın Ali Orkun Ercengiz’le konuştuğumuzda ise edindiğim intiba kendine özgüveni olan şahsiyet olarak karşımıza çıkıyor! Parti içinde ön seçime hazır olduğunu, kendisinden daha iyi hizmet edecek biri olursa aday olarak çıkması gerektiğini, tavanda seçim ittifakının olup olmaması Burdur’u bağlamayacağını, halkın yerelde bakış açısı ile genelde bakış aşısının değişik olabileceğini, kendisinin Burdur’u kucakladığını, halka dokunduğunu, siyasi ayrımdan mümkün olduğu kadar uzak durduğunu, sadece Burdur’a hizmet etmek için çalıştığını, Burdur Belediyesinin dört yıldan beridir borcunu ödediğini, bu sıkıntılar içinde yatırım ve hizmet ettiğini, ‘Mülk kadıya daim değildir’, mutlaka bir gün bu görevleri devredeceklerini, devredinceye kadar gönülleri kazanmak istediğini ve hizmet etmek istediğini düşünürken CHP seçmenine ise “Neden Başkan Ercengiz?” dendiğinde parti içinde Sayın Ercengiz üzerinde hâlihazırda bir aday olmadığını, genç ve tecrübe kazanmış bir başkanın daha sağlıklı olacağını, muhalefetteki bir belediye başkanı olduğu halde hizmet ettiği her kesimden oy alabilecek bir aday ve başkanları olduğu, iktidar partisinin bile güçlü bir aday çıkartamadığı düşünülmekte!
İYİ Parti Kurucu İl Başkanı Sayın Osman Kurt ise soyadına nazaran ‘kurtlar puslu havayı sever’ misali AK Parti’nin çıkaracağı adayı beklemekte. Kendisine “Aday mısınız?” sorusuna “Ne adayım ne de aday değilim” diye net bir cevap vermemesi İYİ Parti’nin Türkiye genelinde en yüksek oyu Burdur’dan almasının ağırlığını hmiş durumda. İYİ Parti’nin kimle ittifak yapsın veya yapmasın en yüksek oy aldığı bir ilden belediye başkanı çıkarması gerektiği, sadece Kurt Ailesine ve İYİ Parti’ye bu kadar teveccühü gösteren seçmene karşı sorumlu htiği, Kurt Ailesinin aile içi bağlılığın önemli olduğu, kuzeninin AK Parti’den aday olması durumunda kendisini bunun gibi tatlı sıkıntılardan nasıl çıkaracağını bilemediğini, kuzeninin aday olması durumunda ise kendi siyasi geleceğinin biteceğinin farkında olduğu, çünkü hem MHP’li hem de İYİ Partili seçmenin Deniz Kurt’ta birleşebileceğinin düşüncesinde olduğu izlenimi verdi!
Sevgili okuyucularımız, bu görüştüğüm üç mümtaz insandan edindiğim izlenimlerim şimdilik bu kadar.
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…