Burdur’da kendini ülkücü ve milliyetçi seçmen olarak tanımlayan ve bu seçimde MHP’nin aday gösterirse oy veririm diyenlerin üzerinde uzun soluklu yapılan araştırmanın sonuçlarını kalemime almaya çalışalım. MHP kanadında üç görüşün hâkim olduğu ve bu görüşlerinde birbirinden bağımsız olduğu taban ile tavan arasında uçurum olduğu görülmektedir. Birinci görüş olarak geçmişe bakarak 2019 mahalli idareler seçimlerinde MHP’lilerin oy vermedikleri iftirasına uğradıkları dile getirilmekte. AK Partinin 17 bin civarında oyu olduğu, MHP’de o günkü şartlarda Burdur merkezde 6 bin civarında oyu olduğu, AK Parti adayının da 22 bine yakın oy aldığı halde kaybetmenin sebebi olarak MHP’lileri ilan etmişlerdir. Neden bu yola başvurudurlar sorumuza birkaç dalkavuğu ittifakın ruhuna uygun olmayan yazışmaları ön plana çıkarılmıştır söylemi dile getirilmekte. Nasıl olsa ittifakla seçime girildiğinde yine MHP’lilerin suçlanacağı aşikâr AK Partinin genelinde vardır kaybetmenin sebebi olarak MHP’liler gösterilir o zaman bizde kendi adayımızı çıkartalım düşüncesi ortaya çıkmakta. İkinci bir görüşte yıllardır Burdur’da ülkücülerin eziyet edildiğini bunu da 15 Temmuz’da FETÖ terör örgütünün kalkışmasından sonra sözde anladıklarını fakat 15 Temmuz’dan sonrada aynı haltı işlemeye devam ettikleri dile getirilmekte. Kendilerine artık AK Parti Burdur yerelde değişmedi mi diye sorduğumuzda bunlar sözde il başkanımıza oyalama taktiği yapıyor. Cumhur İttifakı olarak ortak toplumun kabul edeceği adayı çıkaralım söylemi ile geliyor gündüz başka konuşuyorlar gece başka bunlar FETÖ’nün taktiğini uyguluyorlar gündüz beraber hareket edelim derler, gece bildiğini uygularlar. Son gelişen olaylarda bunu gösteriyor MHP’lileri dışlarlar. “Şeytana güven olur ama   bunlara güven olmaz” düşüncesi hâkim. Bunlar hiçbir MHP’liyi bir yerde görmek istemezler o yüzden de kendi adayımızı çıkaralım düşüncesi ikinci görüşte hâkim görüş olarak karşımıza çıkmakta. Üçüncü bir görüşte Sayın Dr. Devlet Bahçeli ne derse o olacak. Bizler teşkilat doktrine bağlıyız düşüncesi hakimdir. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Dr. Devlet Bahçelinin anlaşmasına bağlıyız görüşü hakimdir. Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Devlet Bahçelinin birbirlerine gösterdiği saygı kadar yerelde saygı bekliyoruz. MHP’lileri dışlayan ya da ülkücü düşmanı biri aday gösterilirse ne yaparsınız diye sorduğumuzda şöyle cevap alıyoruz; Zaten aday gösterilecek birisi mutlaka ülkücü düşmanıdır.  Bizler devletimize ve milletimize bağlı birer ülkücüyüz. Büyüklerimiz ne derse o sözleri eşliğinde ah çekmeleri yüzlerine vurmaktadır. Sonuç olarak ülkücülerin yerelde hiçbir AK Partiliye güvenme duygusunun kalmadığı ancak tavanda yapılan birlikteliğin yerele yansımadığı serzenişleri görülmektedir. Sadece ülkücülerin biraz saygı beklediği bu saygıyı da AK Partilerinin göstermediği bu yüzden MHP Burdur Milletvekili adayı olan Sayın Andaç Özdemir’i Burdur MHP Belediye Başkanı adayı olarak görmek istedikleri Sayın Andaç Özdemir aday olursa da ülkücüler olarak kenetlenecekleri söylemi duyulmaktadır. Eğer AK Partinin bu tutumu devam ederse merkezde baskı yapıp tek aday üzerinde seçime gidilirse tabanı konsile etmek imkânsız hale gelir düşüncesi hakimdir.    İYİ Parti seçmeni üzerinde yapılan araştırmada kendilerini milliyetçi ve sosyal demokrat diye tanımlayan seçmenin savundukları tek bir düşünce var o düşünce de şöyledir; “AK Partinin karşısından kazanabilecek hangi aday varsa onu destekleyecekleri düşüncesidir.” Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…