CHP’li diğer aday dostlarımız kızmasın, bu benim düşüncem neden böyle düşündüğümü açıklamaya çalışacağım.   1992’de Denizli’ye en uzak ilçe olan Beyağaç’a merhum Adnan Kahveci sayesinde, Kartal Gölünü görmek için gitmiştim. Siyaseten ilçe olan Beyağaç’ta görev yapan hâkim ile sohbet ederken, “Nasıl olsa burada davalık bir şey yoktur,  burada görev yapmak kolaydır” deyince bana “Cemalettin Bey,  burada doğan bebek bile davalık” cevabıyla olayın gerçeğini masamızda olan Belediye Başkanı Hüseyin Bulaş anlatmaya çalıştı. 1900’lü yıllarda Yemen Savaşından kaçan asker Beyağaç bölgesine gelir, bir ağacın altında dinlenirken yanına Osmanlı Memuru yaklaşır ve “Beyağaç ilerdeki köy mü?” der, neden sorduğunu söyleyince gelen Osmanlı memuru “Ben tapu memuruyum, bazı kayıtlar yapacağım” deyince asker kaçağı; “Ben bu köyün ağasıyım karşıki dikili taştan koca çama bu etrafı dağlarla kaplı olan ova benim” der ve kendi üzerine tapulattırır. Çünkü görünümü iyidir, iyi bir atı, askerden kaçarken çaldığı iyi bir mavzer tüfeği vardır. Bir zaman sonra köye gider “Buralar benim” deyince güzel bir dayak yer ve köyden kovulur. Yolu İstanbul’a düşer ve yakalanır. Asker kaçaklarına idam cezası verildiğinden adam kelleyi kurtarabilmek için derki: “Ben askerden kaçmadım. Benim çocuklarım kimsem yok. Ben şuranın ağasıyım, Devlet-i Aliye’ye bu toprakları bağışlamak için geldim.”  Ve kellesini kurtarır, Beyağaç hazineye bağışlanır. Olayda burada. Hâkim bey dedi ki “Yıllardır bu dava sürüyor. Biz halkın lehine karar veriyoruz, Hazinenin dinozor avukatlarının işleri olmayınca bunu Yargıtay’da bozduruyor ve yıllardır bu davalar sürüyor.” Şimdi diyeceksiniz ki “Bu olayla CHP’nin ne alakası var?” CHP’li dostlarımız kızmasın, toplumda bir algı var, “CHP’yi yıllardır CHP’nin içine çöreklenmiş dinozorlar yönetiyor. Yeni nesil gençlere imkân verilmiyor.”  CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun gençleşme, topluma ayak uyduran sosyal demokrasiyi özümsemiş gençleştirme politikaları toplumda da olumlu karşılanmakta ve bunun örneğini de Burdur’da gördük. Sayın Süleyman Erman’ın il başkanlığı ile Sayın Barış Ayten’in ilçe başkanlığı döneminde genç bir belediye başkan adayını çıkararak Ali Orkun Ercengiz ile belediyeyi kazandıkları gibi Burdur’a siyasi dinamizm getirdiler. Güçlü bir muhalefet her zaman toplumun faydasına olur, o yüzdendir ki, muhafazakâr düşünceye sahip olduğum halde CHP’de Sayın Barış Ayten gibi genç şahsiyetlerin siyasette başarılı olması gerektiğini düşünmekteyim. Bir sonraki yazımızda buluşmak dileğiyle…