Asırlardır İslam dinine kim zarar veriyorsa mutlaka arkasında İngilizler vardır. Bunu yıllar önce İngiliz casusları E.T. Lawrence ve Hempher iftiralarında da okumuş ve duymuştuk. Bugün ise dünyada hangi coğrafyada Müslümanlara zarar veriliyorsa arkasında mutlaka İngilizler vardır çünkü; oyun kurucular mutlaka İngilizler, uygulayan ise küresel güçlerdir. İngilizler kurdukları oyunlarda kendileri oynamayı değil başkalarını sahaya sürüp oynatmayı seven bir millet!
Ülkemizde Osmanlının yıkılışından başlayıp da bugünlerde İslam dinine zarar veren yapının arkasında mutlaka İngilizler vardır. Irak, Yemen, Tunus, Libya, Cezayir, Afganistan, Bosna-Hersek, Mısır, Pakistan, Suriye vb.… ülkeleri çoğaltabiliriz. Bu ülkelerde iç savasın fitilini ateşleyen İngilizlerdir. Oyunu kurup, kendisi geri çekilip, NATO ve Birleşmiş Milletler (BM) kanalı ile oyunu kuran değil masada oturan pozisyonuna geçer. Şimdide böyle olmuyor mu?
Bugün FETÖ’nün arkasında kim ne derse desin, “ABD beslensin, ABD oyunu” denilsin dine bu kadar zararı ancak İngilizler verir ve FETÖ denen belanın arkasında da İngiliz oyunu olduğu zamanla çıkar. Bu kadar dine zarar verecek kin ancak İngilizlerde vardır! Bugün toplum bu FETÖ denen illetten dolayı dini-İslam’a hizmet eten vakıf ve derneklerden zehirli yılandan kaçar gibi kaçmakta; hangi düşman bunu başarabilir!
Gelin bir hikâye ile bu yazımızı da bitirelim. Bazı rivayetlerde Hazreti Osman bazı rivayetlerde ise Hazreti Ali zamanında gecen bir hikâye: ‘Çöl ortasında üç-beş devesi ile giden bir Arap bir de ne görsün, çölün ortasında susuzluktan ve açlıktan ölmek üzeri olan biri. Hemen devesinden iner, adamın yanına koşar, su içirtir, azık verir… Ne bilsin adamın numara yaptığını. Azık verdiği, su içirttiği adam koynuna sakladığı kılıcı çıkarır ve kendine yardım edeni etkisiz hale getirip bağlar. Adamın develerini ve eşyasını alıp gitmek üzere iken bağlanmış ölüme terk edilmiş kişi seslenir: “Bir dakika beni dinle!” Hırsız durur ve dinler. “Sakın ola ki bu bana yaptığını kimseye anlatma!” der. Hırsız adama “Yaa burada öleceksin, hala kibrin mi kabarıyor, utanacak mısın da bunu söylüyorsun?” deyince adam der ki “Hayır benim ölmem önemli değil, senin bu yaptığını sen anlatırsan bir daha kimse zorda kalana yardım etmez, kimse kimseye iyilik yapmaz! Biz Müslümanlardan yolda kalanlara, açlara, garip - gurebaya yardım etmeyi öğrendik” der. “Eğer anlatırsan bütün insanlık zarar görür” der.
Bugün binlerce Müslümanın “Bunlar dine hizmet ediyor!” diyerek bu hainlere yardım ettiği belli ancak bunların vatan haini çıkması dünya üzerinde yaşayan bütün Müslümanlara zararı oldu. Artık toplum ‘inançlı nesil yetiştirilsin’ inancına yardım etmekten vazgeçti. Bu hainlerin yüzünden dünyada İslam’a bundan daha fazla zararı olabilir mi; devlete verdikleri maddi zarar, halka verdikleri maddi zarar karşılanabilir ya İslam’a verdikleri algı zararı!
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileğiyle…