Sözde ecdadımız Osmanlı. Değişmeyen ne kültürümüz kaldı ne de adetimiz.  Önce ehli sünnet inancımız, sonra eğitimimiz, şimdi de adetlerimiz ve kültürümüz elden gitti!   Eleştiri basit, insan hakları ve demokrasi. Ne hikmetse insan hakları ve demokrasi hep Müslümanlara işliyor, hiç kefereye işlediği yok! Filistin’de yıllardır yapılan zulme ses çıkarmayan sözde batılı ülkeler, Türkiye’de bir papazın tutuklanmasında Türkiye’yi tehdit etmekten geri durmuyorlar. Neymiş efendim ABD vatandaşı papaz Andrew Brunson serbest kalacakmış, ev hapsinde bile tutulmayacakmış.  Yahu adamlar sınırlarımıza teröristlere verilmek için 5.000 tır silah gönderiyor dünya sesini çıkarmıyor, Türkiye’de FETÖ ve PKK’ya bilgi aktarmaktan, ajanlık yapmaktan yargı tutukluyor, başkanları ve bakanları bile devreye girip ekonomik yaptırım uygulamakla tehdit ediyor! Neymiş efendim insan hakları imiş, Türk devletine darbe girişiminde bulunan, 250 şehit verdiren FETÖ, papazını beslemekten de geri durmuyor. Adamlar ABD’de kendi ve yandaşları paşalar gibi yaşıyor, sözde bizim aydınlarımız da bunların borazanlığını yapıyor, yok insan hakları yok demokrasi!   Millet olarak alışkanlık yaptık; çocuklarımıza isim koyarız yabancı, iş yerlerimize isim koyarız yabancı, eğitim veririz ezbere dayalı, teorik yok, kız çocuklarımız kapanırsa “yobaz” açılırsa “özgür”, namaz kılarsa “yobaz” içki içerse “modern”, nikahsız yaşarsa “özgürlük” nikahlı yaşarsa “gerici” ve bunu savunan da sözde “özgürlükçü” siyasilerimiz ve bu siyasilerimiz PKK ve FETÖ teröristlerinin cenazelerine katılmayı bunlara oy verip TBMM’ye milletvekili katmayı özgürlük bilmekte. Gazetecilerimiz doğruyu yazarsa “taraflı”, “satılmış”, “hain”, “yandaş” ‘yağdanlık yaparsa “güzide basın”. Bu toplumun kültürünü dejenere ettiğimiz yetmedi mi? İlahiyatçı bir profesör çıkıyor “Kardeşim bizim inancımız ehlisünnet, ehlisünnetten başkası, dine sonradan girenler hurafedir Bid’attır, sapık, icattır” diyor, sözde aydınlar ayağa kalkıyor “neden ayırımcılık oluyor”muş.  Bu zihniyetten değil mi bu toplumu FETÖ’nün kucağına oturtturan!   Türk milleti olarak daha ne zaman kendimize geleceğiz, ne zaman öz benliğimize döneceğiz? Altı yüz yıldır İslam’ın hizmetkârlığını yapan Osmanlı ne zaman Batılılaşmak adına batı kültürüne kapılmışsa dağılmamış mı?   Bir siyasi partimiz şu anda ülke genelinde askıda ekmek kampanyası başlattı, bu bizim unutulan kültürümüzden değil mi?  Bir örnek verelim:   1326’da Orhan gazi Bursa’yı fethedince Uludağ eteklerinde fırıncıları denetlemeye gider, Hristiyan bir fırıncıyı denetlerken ekmeğin üzerinde üç tane çizik görür, sorar fırıncıya, “Bu çiziğin anlamı nedir?” diye. Fırıncı anlatır “Sultanım biz Hristiyan’ız, bu çiziklerin anlamı tanrı ve oğulları, kutsanmış ruh” der. Orhan gazi acilen bir ferman yayınlar, “Bundan sonra ekmeklere tek çizgi atılacak, o da Allah birdir” der. Önceleri Elif şeklinde atılan çizgi ustaların değişmesi ile tek çizgiye günümüze kadar gelmiştir. Türk milleti olarak kendi benliğimizden kopmadan ne zaman Elif gibi olacağız.    Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…