CEMALETTİN BEKTAŞ
Köşe Yazarı
CEMALETTİN BEKTAŞ
 

KIYAMAM BEN ÖMER BÜTÜNER’İME

Şimdi bana kızacaklar, neden böyle yazıyorsun diye, eeee doğruları mahşerde zaten söyleyeceğiz. İş bu dünyada da söylemek. Bu olayların buraya geleceğini Ak Parti’li seçmenlerin içinde nabzı tutan biri olarak bunları görmemek de iki türlü olur; ya il yönetiminin yağcısı, kalemşörü olmak ya da aptal olmak gerekir. Demek ki ben bunların ikisine de uyamadım ki bu haber ve köşe yazılarını yaparak uyarmaya çalıştım. Şimdi değer mi üç günlük bir dünyada, yakışır mı sana yönetimden 30’a yakın kişi istifa etmiş sen hâlâ direneceğim ve görevimin başındayım diyeceksin. Hadi anladık ‘seçim sürecinde mücadele haktır’ mücadele ettin, birilerini devreye soktun, başkan oldun; ha başkan olduktan sonra ilçe başkanlarına belediye başkanlarına “bu bir ekip meselesidir” deyip “ben sizin hizmetçinizim” deyip gönül alsaydın, birlik ve beraberlik içinde gidilseydi iyi olmaz mıydı? Bu olaylar buraya kadar gelir miydi? Hadi bir hata yaptın, insanların konuşmalarını dinlettirdin; sizler bir avukatsınız bunun suç olduğunu bilerek neden ses kayıtlarını millete dinlettiriyorsunuz? Acaba güç zehirlenmesi mi yaşadınız? Ak Parti’ye gönül vermiş herkes, sizlerin seçimden sonra bu kadar çizik yediğiniz de “Ömer Bütüner karakterli insandır bir müddet sonra bırakır gider.” derlerken sizin bu kadar direnmeniz acaba nedendir? Bir atasözü vardır “kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmaz” acaba kılavuzunuz mu yanlış çıktı? Ama yine de ben size kıyamam Ömer Bütüner’im! Reklamın iyisi kötüsü olmaz, bak meşhur oldunuz ülkemizde sizleri tanımayan kalmadı. Bu sayede belki size dizilerden teklif de gelir.  Bu haber sitesinde sizlerin hakkında 35’e yakın haber yapılmış, bunun 6 tanesi sizlerin işine gelmeyen yorum haber, 5 tane de köşe yazım.  Sizleri ne kadar sevdiğimi anlayın; 24 lehte haber, 11 eleştiri haberi. Birde bana kızıyorsunuz. 1 Kasım seçimlerinden önce bir CHP’li dostum demişti ki: “Neden, dinlendiğin halde savcılığa suç duyurusunda bulunmuyorsun?” cevabım şu olmuştu: “Ne yapayım, elimde değil, kıyamıyorum Ömer’ime” demiştim. Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…
Ekleme Tarihi: 26 Aralık 2015 - Cumartesi
CEMALETTİN BEKTAŞ

KIYAMAM BEN ÖMER BÜTÜNER’İME

Şimdi bana kızacaklar, neden böyle yazıyorsun diye, eeee doğruları mahşerde zaten söyleyeceğiz. İş bu dünyada da söylemek. Bu olayların buraya geleceğini Ak Parti’li seçmenlerin içinde nabzı tutan biri olarak bunları görmemek de iki türlü olur; ya il yönetiminin yağcısı, kalemşörü olmak ya da aptal olmak gerekir. Demek ki ben bunların ikisine de uyamadım ki bu haber ve köşe yazılarını yaparak uyarmaya çalıştım. Şimdi değer mi üç günlük bir dünyada, yakışır mı sana yönetimden 30’a yakın kişi istifa etmiş sen hâlâ direneceğim ve görevimin başındayım diyeceksin.

Hadi anladık ‘seçim sürecinde mücadele haktır’ mücadele ettin, birilerini devreye soktun, başkan oldun; ha başkan olduktan sonra ilçe başkanlarına belediye başkanlarına “bu bir ekip meselesidir” deyip “ben sizin hizmetçinizim” deyip gönül alsaydın, birlik ve beraberlik içinde gidilseydi iyi olmaz mıydı? Bu olaylar buraya kadar gelir miydi? Hadi bir hata yaptın, insanların konuşmalarını dinlettirdin; sizler bir avukatsınız bunun suç olduğunu bilerek neden ses kayıtlarını millete dinlettiriyorsunuz? Acaba güç zehirlenmesi mi yaşadınız?

Ak Parti’ye gönül vermiş herkes, sizlerin seçimden sonra bu kadar çizik yediğiniz de “Ömer Bütüner karakterli insandır bir müddet sonra bırakır gider.” derlerken sizin bu kadar direnmeniz acaba nedendir? Bir atasözü vardır “kılavuzu karga olanın burnu pislikten kurtulmaz” acaba kılavuzunuz mu yanlış çıktı? Ama yine de ben size kıyamam Ömer Bütüner’im! Reklamın iyisi kötüsü olmaz, bak meşhur oldunuz ülkemizde sizleri tanımayan kalmadı. Bu sayede belki size dizilerden teklif de gelir.  Bu haber sitesinde sizlerin hakkında 35’e yakın haber yapılmış, bunun 6 tanesi sizlerin işine gelmeyen yorum haber, 5 tane de köşe yazım.  Sizleri ne kadar sevdiğimi anlayın; 24 lehte haber, 11 eleştiri haberi. Birde bana kızıyorsunuz. 1 Kasım seçimlerinden önce bir CHP’li dostum demişti ki: “Neden, dinlendiğin halde savcılığa suç duyurusunda bulunmuyorsun?” cevabım şu olmuştu: “Ne yapayım, elimde değil, kıyamıyorum Ömer’ime” demiştim. Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bugun15.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.