Burdur belki de tarihinde en güçlü iktidar partisinden iki vekil seçti. Ufak hesaplar Burdur’un geleceğini etkilemeye başladı, neden mi?
7 Haziran seçimlerinde Sayın Reşat Petek’in seçilmesi, Petek kendi kadrosunu, ekibini oluşturmak uğruna, Sayın Bayram Özçelik’in çevresindekileri silmek için akıl hocalarının yanlış yönlendirmesi ile bir dizi operasyonları yapması, Burdur AK Parti camiasında tepkilere sebep oldu. Tabi bu parti içi operasyonlar Sayın Bayram Özçelik’in “bir daha vekil olamaz” algısından ve öngörüsünden de kaynaklandı (Eşeğini dövemeyen semerini döver misali). Sayın Özçelik’in etrafıyla uğraşıldı.
Sayın Bayram Özçelik’te 1 Kasım erken seçiminde tekrar vekil seçilmesi Sayın Reşat Petek’in ve etrafının bütün hesaplarını boşa çıkardı. İki vekilin Burdur’a hizmet için yarışacağı yerde birbirlerini yeme yarışına dönüştü. Sayın Özçelik’in kurt politikacı olması, il ve ilçe yönetimlerini ele alması, Sayın Petek’in de hala etrafındaki Bayram düşmanlığı yapanların bir avuç partili ile mücadele etmesi, halkın “kim kimi yiyecek?” beklentisine dönüştü. Burdur siyasetinde abi olarak bakılan Sayın Petek’in bir cümlesi ile bu kavgalardan kurtarma imkânı varken Sayın Petek’in bunu yapmaması düşündürücü! Sayın Petek’in ilk seçildiğinde etrafındaki ekibe “Hiç kimse Sayın Özçelik’i eleştiremez; o partimizin üç dönem vekilliğini yapmıştır, bu ülkeye Burdur’umuza hizmet etmiştir” diyebilse idi bugün yaşanan olayların yaşanacağını düşünmek afaki olurdu.
15 Temmuz vatan hainlerinin kalkışmasından sonra ikinci bir raundun başladığı gözükmekte. Tutuklanan, içeri alınan kişilerin ve anti Özçelik düşmanların ve Sayın Petek’in etrafındakilerin bir söylemi var: “Burdur’da bu vatan hainlerini destekleyen, kuran, bunlara yardım eden Özçelik” ancak bu dedikoduyu yapanların unuttuğu bir şey var oda; Sayın Özçelik 2009’da bu yapıdan uzaklaştırıldı, 2011’de de yerine vekil olarak Hami Yıldırım getirildi. Bu söylemleri yayan ve iddia edenlere şunu sormak gerek: Sayın Özçelik 2011’de bu yapıdan atıldığına göre sizler Özçelik’in sayesinde orada iseniz niye hala orda durdunuz? Sayın Özçelik ile birlikte ayrılsaydınız, hadi inanmadınız 17/25 Aralık’ta bari ayrılsa idiniz bu sıkıntılar olur muydu?
Gelelim Sayın Petek’e… Yaygın basında da ve TV’lerde de “Yok 18 bine yakın özel güvenlik şirketinde çalışanı var, bu ihaleleri bu vatan hainlerinin sayesinde almış; yok bu hainlerin avukatlığı yapmış, yok eskiden bu yapının üst kademelerinde görev almış” bu söylemlerde bu vatan hainlerine yapılan operasyonların sulanmasına, Sayın Petek’in de Darbeyi Araştırma Komisyonu’na seçilmesinden sonra ayyuka çıktı. Altında da ulusal basında çıkan haberlerden çok yerelde üretilen dedikodudan ve Petek düşmanlığından ileri gitmiyor.
Bütün bu olayların altında Sayın Özçelik’le Sayın Petek’in yan yana gelerek, eteklerindeki taşları dökerek, “Burdur için yan yana geldik, hizmet üreteceğiz” diyemeyişlerinden kaynaklanmıyor mu? Sayın vekillere buradan seslenmek istiyorum: ölüm var, musalla taşına konduğunuzda “nasıl bilirdiniz” diye imam soracak, sizler Allahuteala’dan korkmuyor musunuz, sizler vekilliği bıraktığınızda o zırh çıktığında bu toplumun yüzüne nasıl bakacaksınız, olan Burdur’umuza olmuyor mu?
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…