On binlerin göz pınarlarının kuruduğu bir an. Nasıl olmasın ki, küçücük yavrularımız öksüz kaldı. Yüreklerin yandığı, kor olduğu bir an. Çocukların babacığım ben şu diplomayı aldım, şu okulu kazandım diyemediği bir yerdeyiz. Ne yazabilirsin ki bu anaları, bu çocukları neyle teselli edebilirsin ki! Şehitlikmiş, en yüce makammış, anladım her Müslüman şahadet mertebesine ulaşmak için şehit olmak ister, ama bu Çanakkale mi, Sakarya mı, neresi? İnsan hakları dediler besledik, asmayın dediler asmadık, bu halka onların ödemediği elektriği, yolu, yaktıkları okulun parasını bile ödettirdik. Bu halk daha ne yapacak? Bir yanıldık, iki yanıldık, üçüncü kez de bir daha mı yanılacağız? Gençler sokağa çıksa “şehitler ölmez vatan bölünmez” diye bağırsa suçlu oluyor. Neymiş efendim provokasyon yapılıyormuş. Tabi ki şu da var; kaç senedir sokaklarda bağırıyoruz, ele geçen bir şey yok. Kuzey Irak’ta bir kürt devleti kurdurdular, şimdi de Suriye’ye mi geldi sıra? Ondan sonra da İran’ mı, yoksa Türkiye’ye mi gelecek sıra? Bizler hala uyanamadık.
Güçlü devletler bir vatandaşı için binlerce bomba atıyor, yakıyor yıkıyor, onlarda insan hakları yok da, bizde mi var? Değer miydi Hakanlar’a. Şehit oldukları bölgeleri bir elli sene daha kıpırdayamayacakları kadar yakamaz mıydık? Çocuklarımıza işte devletimiz güçlü, biz bir askerimiz için binlerce leş bırakırız diyemeyecek miyiz? Dedim ya söylenecek söz, teselli edecek yazı yok. Bu acının üstüne imam soruyor “şehidimize hakkınızı helal edin” diye tamam bu millet hakkını helal ediyor da, ya şehitlerimiz, onlar bizlere hakkını helal ediyor mu? Bu kadar ödlek, vurdum duymaz timsah gözyaşları döken idarecilerimiz varken….
Şehitlerin ardından yazılar yazılıyor, bizlere mailler atılıyor, ancak onlarca mailden sadece bir maili sizlerle paylaşmak istiyorum. Bir kızımızın gece attığı mail. Gençliğin ruhani hali bu mu olmalı idi?
Uyuyan güzel Burdur ilk defa uyandı bugün!
İlk defa duyuldu sokaklarda bu kadar ses!
Ve ilk defa tek yürek oldu bugün!
Şehit ağıtları yankılandı bugün şehirlerimizde .
Nerden bilebilirlerdi ki bu sabah gözlerini bambaşka dünyada açacaklarını ?
Kiminin hayali anasına kavuşmak , kiminin hayali ise çocuğunu, eşini görmekti .
Fakat gerçekler bambaşkaydı.
Onlar ölümün mü yoksa hayatın mı çocuklarıydı ?
Evet çocuk ..
Çünkü onlar hala analarının babalarının çocuklarıydı.
Kelimeler de anlamsız kaldı bugün..
Ruhları şad olsun .
Başımız sağolsun.