Spordan anlamayan sadece seyretmeyi seven bir kültüre sahibim. Bir önceki yazımızda da belirttiğim gibi zamanın Sayın Valisi M. Rasih Özbek’in teşvikleri ile   Burdur Sporun 3’üncü lige çıkması ile beraber yerel maçları daha yakından takip eder hale geldim. Burdur Spor 3. ligden düştükten sonrada bu alışkanlığım sona erdi. Bir ara MAKÜ Spor ve Bucak Oğuzhan Sporun maçlarına gittim. Şimdi de Tefenni Belediye Sporun maçlarını yakından takip etmekteyim.   Geçtiğimiz pazar günü Tefenni Belediye Sporun cezası sebebi ile (Tefenni Belediye Spor- Gölhisar Spor maçında alınan ceza) maç Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi kampüsündeki stadında, Tefenni Belediye Spor ve Burdur Spor maçı oynandı.  Tefenni Belediye Spor cezayı neden aldı? Neden ceza verildi? Onu da tam olarak anlayabilmiş değilim! Üstelik oynanan maçta hakem hatalarını görmemek elde değildi.   Maç başlar başlamaz hakemin maça ağırlık koyduğu Burdur Sporun kazanması için elinden geleni yaptığını görmemek elde değildi. 1’inci golde bariz ofsayt olmasına rağmen görmezlikten gelindi, Tefenni spor oyuncusu nerede ise ofsayt diye duraklamıştı. 2’inci golde ise penaltı ile uzaktan yakından ilgisi olmayan bir pozisyonda penaltı düdüğü çalması hatta Burdur Spor oyuncusunun neden çaldın gibi bir tavır takınması, daha sonrada penaltı verildiğini görünce sevinmesi evlere şenlik bir görüntüydü. Maç Tefenni Belediye Spor 1, Burdur Spor 2 olarak sonuçlandı. Baktığımda Tefenni Belediye Spor taraftarlarının çıldırmasına hak vermemek elde değildi. Sayın Belediye Başkanı Ümit Alagöz’e ancak şu cümleyi kurabildim; “geçmiş olsun, siz Burdur Spor’a yenilmediniz hakemin aldığı kararlara karşı yenildiniz.”   Sayın Ümit Alagöz’ün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamalarına bakınca dikkatimi çeken can alıcı kısım ise; maçı yöneten hakemin; Belediye Başkanlığı seçiminde Alagöz'e rakip olan adayın oğlunun hakem ataması sonucu maçı da tarafsız yöneteceği kafalarda soru işareti. Hem Gölhisar maçının hem de Burdur Spor maçının aynı hakemin iki defa verilmesi Tefenni Belediye spor üzerinde bir oyun mu oynanıyor sorusunu akıllara getirmektedir.   Sonuç olarak bakıldığında ise; Tefenni Belediye Spor halkı ile bütünleşmiş “BU SENE O SENE” slogan ile yola çıkmış kendi marşlarını çalan, ambleminde bozkurt olan bir ilçe takımıdır. Hedefleri ise önce Bal Ligine çıkmak sonrasında 3’üncü lige çıkmaktır. Bu başarıya da bir ilin sosyal ve kültürel aktivesi olarak bakmak gerekmektedir. Burdur’da ne eksik dersek pazar günleri yapılabilecek aktivitesi olmaması, insanların stres atabileceği bir alana sahip olmamasıdır. Küçük düşünüp az olsun benim olsun mantalitesinden bu şehir neden kurtulmaz? Neden birlik olalım güçlü olalım anlayışına dönemiyoruz? Neden fikstüre bakıldığında Tefenni Belediye Sporun başarısı kıskanılıyor…   Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…