Siyaseti bilmeyenlerin her şeye burnunu sokarsa olacağı bu.
Olan şehre oldu.
Küçük bir kentte olsa bir on senesi telef edildi.
“Ben yaptım” mantığı ile yatırımlar heba oldu.
Kentin büyümesinin önü engellendi.
Kısır düşüncelerle bütün yatırımlardan randıman alınamaz hale geldi.
Vizyonsuz kişilerin elinde gelen yatırımlarla da fayda sağlanamadı.
Kendini bilmez kişiler siyasete soyunup görev alınca dünyayı haşa ben yarattım sandı.
Hayatta iki kişiye ekmek veremeyenler kente yapılacak yatırımlarda söz sahibi oldu.
Hak etmedikleri halde siyasi oyunlarla görev aldılar.
Makam aracı kapan zevatlar kendini bir halt zannetti.
Hayatı yalanla dolanla kumpaslarla gecenler revaçta oldu.
Bütün ilçe belediye başkanlarını görevde oldukları için pişman ettiler.
Yapmadıkları hainlik - oyun kalmadı
Karşılarında el pençe divan duranları oyuncak gibi kullanmaya kalktılar.
İlçesine yatırım ve maddi destek bekleyen başkanlara yapmadıkları eziyet kalmadı.
Kendilerine tabi olmayanları ya ezdiler ya kumpasla - iftira ile tutuklattırıp görevden aldırdılar.
Siyasete hizmet edecek tertemiz insanları yediler – küstürdüler.
İhale alabilmek için insanları kullanıp rant sağladılar.
“Yetti artık!” diyen reis tabanın sesini dinleyip doğruyu yaptı.
Artık siyasilerin şunu bilmesi lazım: oyunla gelenin sonu bu olur.
Artık yaptığınız bu kadar zulüm karşılığında utanmadan oralarda oturacak mısınız yoksa elinizi kolunuzu çekip koltukları boşaltıp, defolup gidecek misiniz?
Bu yer acaba neresi?
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…