Edep insanın kişilik yapısına bağlı olsa gerek. Biraz da zannederim irsi. Şimdi okuyucularımızın “Nereden çıktı bu edep konusu” dedikleri kulağıma gelir gibi. Nerden mi çıktı bu edep konusu; yıllardır yan yana gelmediğim 3 dönemdir Burdur Milletvekilliği yapan Bayram Özçelik’i dinlediğimde.
Tecrübe insanın kaybettiği ve kazandığı hayat yaşantısından oluşan bir kavramdır. Bizler de üç dönemdir vekillik yapan, ülke gündemini takip eden, Burdur’a çakılan bir çivi varsa mutlaka kıyısından köşesinden emeği geçen, tecrübeli bir politikacı olan Bayram Özçelik ile yaptığım sohbetten.
Sayın Özçelik’i dinledikçe yüzünün gerildiğini, Burdur’da neden bazı gelişmelerin sağlanamadığını, ekonomisi ile sosyal faaliyeti ile, nüfusu ile parmakla gösterilen mutlu bir kent oluşamadığını anekdotlarla dinleyince bunun siyasi bir cilve değil, siyasette diyet borcunun olmadığını anlama fırsatını yakaladım.
Sayın Özçelik bilhassa AK Parti belediyeciliğinin Burdur’da başarılı olamayışının sebep ve düşüncelerini anlatırken, belediye başkanının yetersiz kalmasını, Burdur’un ufkunu açacak bir aday olmayışının, AK Parti Genel Merkezi’nin bunu anlamamasını, Burdur-Isparta bölgesel organize sanayinin kurulamayışı, Burdur-Isparta’da birleşik bir üniversitenin kurulamaması, ayrı ayrı olması, bölgesel bir ekonomik güç olma varken, bunların olmaması sayın Özçelik’i dinledikçe tecrübenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış oldum.
Sayın Özçelik’in üzülmesine etken olan konulardan biri ise düne kadar yan yana mücadele ettikleri kişilerin bugün “Özçelik’in siyasi ömrü bitti artık meydan bizim” havasına bürünmeleri, ikili oynamaları, saygıyı bırakıp edepsiz bir hal almaları, hatta toplum içinde karaktersizliği belli olan kişilerin bile dil uzatır hale gelmeleri, bir ata sözü ile “eşeğini dövemeyen semerini dövermiş” misali bürokrasiyi iyi bilen, yıllarca bürokrat olarak görev yapan, Burdur’un bütün köy ve kasabalarında hizmeti bulunan ve şu anda da İl Genel Sekreteri olan İbrahim Şimşek’e saldırmaları idi.
Sayın İbrahim Şimşek’e fütursuzca ikili oynayarak saldırmaları, İbrahim beyin 15 yıla yakındır AK Parti cenahı içinde bulunarak, bir belediye, iki kez de milletvekilliğine aday olması bile yetmemişe benziyor.
Sayın Özçelik’i dinledikçe AK Parti kongresi aklıma geldi. Nasıl gelmesin ki, kongreye katılan nerede ise delegelerin yüzde elliye yakını, üzeri çizilen bir il başkanı tek aday olarak belirlenince ilçe belediye ve AK Parti ilçe başkanlarının dahi “biz bu olursa istifa ederiz” söylemleri ve bir tarafta da üç dönem vekillik yapmış siyasi tecrübeye sahip olmuş Sayın Özçelik. Bunların sonunda Sayın Özçelik’e yapılanlara tek bir cümleden başkasını yazmak aklıma bile gelmedi “edep yahu bu kadar da olmaz!”…