10 Ocak çalışan gazeteciler günü olarak kutlanmaktadır. Her sene yerelde Valilik, Üniversite ve Belediyeler imkanları olduğu müddetçe yerel basında çalışanları davet eder ikramda bulunurlar. Ancak ne yazıktır ki hiçbir kurum basının içinde bulunduğu zor süreci ile ilgilenmez. Nasıl olsa kendi kadrolarında bulunan basındaki arkadaşların gönderdiği haberler yayınlanmaktadır. Hal böyle olunca basının sorunları ile ilgilenmek yardımcı olmak angarya bir iş gelir ve çözüm üretmek yerine her daim sebep üretmek için hazır bulunurlar.
Konu 2022 yılında Sayın Cumhurbaşkanlığının gönderdiği genelgeye dayanmaktadır. Genelgenin özeti tasarruf yapmak ve kamu birimlerin buna uymasını sağlamaktır. Fakat ne acıdır ki sadece tasarruf tedbirleri basına uygulanmaktadır.
Burdur Valisi Ali Arslantaş basına verdiği yemekte bendenizde söz alarak kendisine şu soruyu sormuştum:
Burdur’da 3 gazete ve bir dergi yayınlanmaktadır. Kamu birimleri neden gazete ve dergi almaktan imtina etmekte ve basına sahip çıkmamaktadırlar? Neden bütün kamu birimlerimize basına destek çıkmak amacıyla gazeteler ve dergiler alınmıyor? Basının sorunlarını biliyorsunuz neden çözümü için çaba sarf etmiyorsunuz?
Çalışan gazeteciler olarak bu sorunları bütün basın mensuplarının ortak sorunu olduğunun bilincinde biri olarak tüm basın sektörün sesi olmaya gayret ettim.
Tasarruf tedbirleri kapsamında basına uygulanan tedbirler acaba idarecilerimiz tarafından, belediyelerimiz ve üniversitelerimiz tarafından uygulanıyor mu diye bakıldığında ne yazık ki uygulanmadığı gözükmektedir. Tüm bu kesimlerin altında bir makam arabası, çocuğunu makam arabası ile okula bırakmalar, eşinin özel işlerinde makam araçlarının kullanılması, bilboardlara verilen reklamları ve nicelerini düşününce acaba biz basın mensupları bu ülkenin üvey evladı mıyız? diye düşünmekten kendimi alamadım.
Üniversiteler, İl Özel İdareler ve Belediyeler aslında haklıdır. Neden haklı olmasınlar ki gazeteler, dergiler ve internet haber siteleri nasıl olsa haberlerini yayınlamaktadır. Bazı kalemşörlari besleriz haberimiz yayınlanır ne gerek var gazete ve dergi almaya düşüncesi ve bakış açısı değişmedikçe basının kendi ayaklarının üstünde durmasını engellediğimiz müddetçe hedeflerini ulaşacaklarını sanan idarecilerimiz yanıldıklarını elindeki imkanlar gittiğinde anlayacaktır.
Siyasilerimiz, üniversitelerimiz, Belediyelerimiz ve ne kadar çalışan birim amirlerimiz varsa hepsi o kadar zekiler ki her şeyi en iyi şekilde bilmekte ve her şeyden haberdar olmakta ve bu düşünce ile gazete, dergi ve internet sitelerine bakmaya gerek duymamaktadırlar.
Siyasilerimizin ortak noktada buluştuğu en yaygın konu ne yazık ki kendi maaşlarının artış miktarları olmaktadır.
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…