Ülkenin seçim atmosferine girmesiyle birlikte TV’ de haber seyretmek neredeyse imkânsız hale geldi. Seçim yarışına giren partiler milletin gözünü boyamak için televizyonu mükemmel bir araç haline getirmekte ve milleti hayattan soyutlamak için ne gerekiyorsa yapar hale gelmişlerdir. Demokrasi zengini bir ülke olduğumuz için milletimiz bu durumdan oldukça memnun bir halde. Ülkeyi yönetenlerin yaptığı her işi sorgulamadan kabul eder hale veya hiç araştırmadan karşı çıkar hale geldik.
Sözde cumhuriyetle yönetilen bir devletiz, demokrasiye önem veriyoruz ve sürekli değişiyor, gelişiyoruz. Bunlarla Türk milletini oyalamaktan başka bir şey yapmıyoruz.
Hükümet bir kanun çıkarıyor, muhalefet itiraz ediyor, dinleyen yok. Sözde demokrat bir ülkeyiz.
Hükümet ne yaparsa yapsın hep yanlış, neden? Çünkü muhalefetlik yapılacakmış bunun adına da demokrasi diyoruz.
Toplum sıkıntılarını bir yürüyüşle dile getirecek izin yok ve biber gazı, tomalar var bunun adına da demokrasi diyoruz.
Masum insanları canlı bomba olarak öldürüyoruz bunun adana da özgürlük, demokrasi diyoruz.
Otuz bin insanın ölmesine vesile olanlara, beşikteki çocukları öldürenlere de özgürlük savaşçıları diyoruz.
Dini kullanarak bir cemaat kuruyoruz ve devleti ele geçirmeye, diğer cemaatleri de bitirmeye çalışıyoruz. Bunun adına demokrasi diyoruz.
Kadınlarımızı öldürüyor, dövüyor ve bunun adına da namus için deyip özgürlük istiyoruz.
Marka düşkünü olup haya perdemizi yırtarak kötü yola düşüp bunun adına özgürlük diyoruz.
Milletvekili veya sivil toplum örgütüne başkan oluyoruz, ölünceye kadar bu koltuk benim diyerek eleştiri yapanı batırmak için elimizden geleni yaparak bunun adına da demokrasi diyoruz. Eleştirenlerden ders alacağımız yerde yapmadığımız eziyet söylemediğimiz laf kalmıyor buna da demokrasi diyoruz.
Bir daireye idareci oluyoruz halka yapmadığımız eziyet kalmıyor ve bunun adına da yetki diyoruz.
Bir işveren oluyoruz işçilerin neredeyse canını istiyoruz ve işçiyi ne yaşatıyoruz ne de öldürüyoruz bunun adına da sermaye hakkı diyoruz.
Sohbetlerinde bulunmakla şereflendiğim Rahmetli Seyit Ahmet Arvasi hocamın bir gün katıldığım sohbetinde dediği gibi: “ Bir insanın birini eleştirebilmesi için o hasletin kendinde olmaması lazım eğer bir insan faşizmi, kominizmi eleştiriyorsa bu hasletlerden kendini uzak tutması lazım” buyurmuşlardı.
Şimdi soruyorum biz millet olarak solcusu ve sağcısı ile faşist mi olduk?