Burdur Yüksek Seçim Kurulunun nüfusa dayalı belirttiği milletvekili sayısı 3. Bendeniz de dördüncü vekil adaylığımı açıklamıştım, “Bir sihirli el değer de Burdur’un nüfusu artar, ben de adaylığımı açıklayayım” dedim ne olur olmaz diye; ancak 4.sıra, adaylık sıralamasında bana düşmeyecek gibi görünmekte. Muhalefetin algısına bakınca ben 6. sıraya kaydım çünkü dışardan geldik, hakiki Burdurlu değiliz! Muhalefetin milletvekili dağılımı ise AK Parti 1, CHP 1, MHP 1, İYİ Parti 1, Saadet Partisi 1, tabii AK Parti 2 alırsa da o zaman 7. sıradayız herhalde. Bana yedirmezler, hiçbir muhalefet partisinin geri adım atacağı da yok! Acil Burdur’un nüfusunu 7 vekil çıkaracak şekilde artıralım yoksa biraz daha geçse bunlar 10 vekilliğe çıkaracaklar, o zaman bu goygoycu takımla kim uğraşır?
Muhalefet cenahında yer alan siyasi partilerin tek söylemi “Recep Tayyip Erdoğan gitsin, bütün sorunlar çözülecek” Avrupa ve ABD’de de aynı söylemde siyaset yapıyor. İktidardaki algı ise “büyük devlet, güçlü büyüme, terörle mücadele, ekonomik kazanımlar ve yatırımlar devam etsin.” Şu anda hükümetin en büyük hedeflerinden biri de Kandil operasyonu; 40 yıldır PKK terör örgütü elebaşlarının beslendiği, desteklendiği PKK’lı canilerin eğitildiği yer. Röportaj için binlerce dolar ödeyen gazetecilerin TV kanallarında büyüttüğü, vatan hainlerinin barındığı yer; siyasi irade 40 yıldır yapılamayan bir irade gösterdi. Kandil temizlenecek, başarıldığı zaman Türkiye’deki siyasi yelpaze ve seçim sonuçları ne olur?
Türkiye genelinde oluşan siyasi yapılanma ve mücadelede iller bazına bakınca Burdur da tıpa tıp aynı! Nasıl ki iç muhalefet, Avrupa ve ABD’nin “Tayyip gitsin” den başka sözleri bulunmuyorsa Burdur’da da muhalefetten “Mehmet Göker istenmemesi”, “Osman Kurt istenmemesi” ve “Hikmet Ökte istenmemesi” görünüyor. Mehmet Göker’in genel başkanın emri ile kısa süre de olsa İYİ Parti’ye hülle yapılması kendi üzerinde yoğunlaşan eleştirilerden kurtarırken en azından bu dönem yerini garantilemiş gözükmekte! Sayın Osman Kurt’u eleştirebilecek, kendine yer bulamayan siyasetçilerin gidecek tutunacak dalları kalmayınca sesi kesilmiş gözükmekte! Hikmet Ökte ise her ne kadar eleştirilse de yerelde kalmakta. Hikmet Ökte, Milliyetçi Hareket Partisi’ne ‘imha operasyonu’ yapılmaya çalışılırken partisinin bayraktarlığını yaparak eleştiri yağmurundan şu anlık sıyrılmış durumda! Burdur’da siyasi çalkantılarının en çok yaşandığı parti ise AK Parti gözükmekte. AK Parti içindeki dışlanmışlar ve muhalefetin tek derdi ‘Bayram Özçelik düşmanlığı’ AK Parti’nin önüne geçmiş durumda! ‘Özçelik düşmanlığı’ o kadar ileri gitti ki önceki il başkanlığı yönetiminde bulunan, AK Parti sayesinde toplum içine giren, AK Parti sayesinde isim olan, insan yerine konan, seçimden seçime partiye gelip sadece aday adaylık başvurusunu yapan, aday adayı olup da sıralamaya giremeyen bazı kişilerden oluşan bu grubun tek hedefleri var o da Bayram Özçelik’i devirmek. Tabi Sayın Bayram Özçelik’in birinci sırada olduğunu bildikleri halde bu çıkışları yapmaları, sosyal medyadan kendilerini AK Partili gibi gösterip cumhurbaşkanlığında Reis’e, vekillikte başka bir partiye oy vermeleri “acaba bu grup başka bir partiye geçti de seçim sonuçlarını bekliyorlar?” sorusunu akıllara getiriyor. 15 Temmuz vatan hainlerinin kalkışmasından sonra demokrasi nöbetlerinde en önde ellerine Türk Bayrağı alıp sallayan ‘FETÖ’cü dangalaklar’ aklıma geldi. Bu dangalaklar kim kazanırsa kazansın onun yanında yer alır! Bu grup “seçimden sonra ne olur olmaz” diye mi bekliyor? Bu grubun en sevdiği kişi seçimden sonra Milletvekili Bayram Özçelik olmasın!
Sayın Bayram Özçelik’in en büyük handikaplarından biri de ekibine sahip çıkmaması olarak bakılmakta. Sayın Bayram Özçelik kendi partililerinin söylemi: “Eğer sosyalist, Ateist, AK Parti düşmanlarına sahip çıktığı kadar kendi partililerine sahip çıksaydı; bu kadar çalışkan bir vekil sayesinde Burdur AK Parti şimdiye kadar 3-0 yapardı!”
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile ….