CEMALETTİN BEKTAŞ
Köşe Yazarı
CEMALETTİN BEKTAŞ
 

BUNLAR İNSANI ZORLA KOMÜNİST YAPACAKLAR

Bu satırlarda bugün İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun Burdur Mitingi ile ilgili edindiğim notları yazacaktım. Sayın bakan toplumun dillendirdiği ancak siyasiler tarafından dillendirilmeyen milliyetçi söylemlerle halkın gönlünü kazanan bir şahsiyet. Sayın Devlet Bahçeli’nin dediği gibi “bir insan ya ülkücüdür ya da değildir” Elhamdülillah bendeniz de ülkücülüğümden hiç taviz vermedim. Birileri gibi “Ben de eski ülkücüyüm” demedim. O yüzden Sayın Bakanın vatan millet söylemleri her zaman içime su serpti. Türkiye’deki İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen terörle mücadelede Sayın Bakanın yürüttüğü politikaları devamlı destekleyen birisiyim, başarılı olarak da bakıyorum.   Gelelim konumuza “bunlar insanları zorla komünist yapacaklar” söylemine İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun Burdur Mitingine; Burdur’un bütün ilçelerden yoğun bir katılım oldu. Dört bine yakın olan katılımı bir basın mensubu olarak takip etmek ve toplumun nabzını tutabilmek için yerimizi alırken hiçbir basın mensubuna Valilik tarafından akredite uygulanmadı. Zaten Sayın Bakan da gittiği yerlerde halkla bütünleşmeyi seven birisi. Halkta doğal konuşmasından dolayı Sayın Bakanı en başarılı bakan olarak bilmekte. Basın mensupları ile atmosferi değerlendirirken bir emniyet müdür yardımcısının gelip personelime sözde akredite sorarak “senin akrediten yok” diyerek bulunduğumuz yerden dışarı davet etmesi ile ipler koptu. Miting alanında bulunan binlerce polisin gözü kulağı Sayın Bakanın ‘3600 ek göstergesini’ açıklamasını beklerken bizim müdür yardımcısının yaptığı işe bak!   Personelimin suçu: FETÖ örgütünden bir müddet içerde yatmış ve mahkemesi devam etmekte. Aklınca Sayın Emniyet Müdür Yardımcısı görevini yapıyor ve kendi kafasına göre akredite uyguluyor!   Şimdi bu satırlardan sormak istiyorum hayatı boyunca FETÖ ile mücadele eden biri olarak emniyetten ihraç ettiğiniz 20 bine yakın FETÖ’cü emniyet içinde yuvalanırken şu andaki idareciler nerde idi?   Suçu Mahkemece kesinleşmeyen biri suçlu mudur? Potansiyel suçlu mudur? Mahkemesini ve olayları bilen biri olarak benim takip ettiğim kadar bu personelim beraat ederse yaptığınız zulüm ne olacak?   Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Bu örgütün tabanı hizmet, ortası ticaret, tavanı hıyanet” derken yapılan operasyonlarda daha hizmet bölümünden ticaret ve hıyanet bölümüne neden geçemediniz ve hala toplum gözünde FETÖ’cü olarak bilinen kişilerle oturup kalkmıyor musunuz?   Bu hain örgüt 15 Temmuz’da Allah korusun başarılı olsalardı, siyasi ayak olarak bakılan Burdur kamu kurumlarında kimler vali, emniyet müdürü, kaymakam, belediye başkanı, sivil toplum örgüt başkanları olacaklardı? Bunları çözebildiniz mi?   Topluma bu korkuları salarak yerel seçimlerde son düzlüğe girilirken iktidar partisinin oy kaybetmesi için mi uğraşılıyor? Yoksa yerel idarecilerin 1990’da Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da yanlış politikalarla zorla PKK’lı yaptığınız toplumu şimdi de aynı yanlışlıklarla FETÖ’cü mü yapıyoruz?   Yapmayın beyler toplumu potansiyel bir suçlu ilan etmeyin, bu hain darbe girişiminden sonra devlet olarak bir refleks gösterdik bunu bu toplum anlayabilir. Binlerce suçlu veya suçsuz içeri atıldı. Bunu da bu toplum anladı ancak; artık arınma zamanı, bu insanları kazanma zamanı. Sadece saf inancı gereği bunlara selam verenleri yargılayıp halkın konuştuğu gibi “büyük başlara” boyun eğeceksiniz ve sonra da “bizler tedbir alıyoruz” diyeceksiniz! Bunu bu toplum yemez bu insanları zorla vatan haini yapmayın. Halkın deyimi ile zorla komünist yapmayın!    Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…
Ekleme Tarihi: 25 Mart 2019 - Pazartesi
CEMALETTİN BEKTAŞ

BUNLAR İNSANI ZORLA KOMÜNİST YAPACAKLAR

Bu satırlarda bugün İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun Burdur Mitingi ile ilgili edindiğim notları yazacaktım. Sayın bakan toplumun dillendirdiği ancak siyasiler tarafından dillendirilmeyen milliyetçi söylemlerle halkın gönlünü kazanan bir şahsiyet. Sayın Devlet Bahçeli’nin dediği gibi “bir insan ya ülkücüdür ya da değildir” Elhamdülillah bendeniz de ülkücülüğümden hiç taviz vermedim. Birileri gibi “Ben de eski ülkücüyüm” demedim. O yüzden Sayın Bakanın vatan millet söylemleri her zaman içime su serpti. Türkiye’deki İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen terörle mücadelede Sayın Bakanın yürüttüğü politikaları devamlı destekleyen birisiyim, başarılı olarak da bakıyorum.

 

Gelelim konumuza “bunlar insanları zorla komünist yapacaklar” söylemine İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu’nun Burdur Mitingine; Burdur’un bütün ilçelerden yoğun bir katılım oldu. Dört bine yakın olan katılımı bir basın mensubu olarak takip etmek ve toplumun nabzını tutabilmek için yerimizi alırken hiçbir basın mensubuna Valilik tarafından akredite uygulanmadı. Zaten Sayın Bakan da gittiği yerlerde halkla bütünleşmeyi seven birisi. Halkta doğal konuşmasından dolayı Sayın Bakanı en başarılı bakan olarak bilmekte. Basın mensupları ile atmosferi değerlendirirken bir emniyet müdür yardımcısının gelip personelime sözde akredite sorarak “senin akrediten yok” diyerek bulunduğumuz yerden dışarı davet etmesi ile ipler koptu. Miting alanında bulunan binlerce polisin gözü kulağı Sayın Bakanın ‘3600 ek göstergesini’ açıklamasını beklerken bizim müdür yardımcısının yaptığı işe bak!

 

Personelimin suçu: FETÖ örgütünden bir müddet içerde yatmış ve mahkemesi devam etmekte. Aklınca Sayın Emniyet Müdür Yardımcısı görevini yapıyor ve kendi kafasına göre akredite uyguluyor!

 

Şimdi bu satırlardan sormak istiyorum hayatı boyunca FETÖ ile mücadele eden biri olarak emniyetten ihraç ettiğiniz 20 bine yakın FETÖ’cü emniyet içinde yuvalanırken şu andaki idareciler nerde idi?

 

Suçu Mahkemece kesinleşmeyen biri suçlu mudur? Potansiyel suçlu mudur? Mahkemesini ve olayları bilen biri olarak benim takip ettiğim kadar bu personelim beraat ederse yaptığınız zulüm ne olacak?

 

Sayın Cumhurbaşkanı’nın “Bu örgütün tabanı hizmet, ortası ticaret, tavanı hıyanet” derken yapılan operasyonlarda daha hizmet bölümünden ticaret ve hıyanet bölümüne neden geçemediniz ve hala toplum gözünde FETÖ’cü olarak bilinen kişilerle oturup kalkmıyor musunuz?

 

Bu hain örgüt 15 Temmuz’da Allah korusun başarılı olsalardı, siyasi ayak olarak bakılan Burdur kamu kurumlarında kimler vali, emniyet müdürü, kaymakam, belediye başkanı, sivil toplum örgüt başkanları olacaklardı? Bunları çözebildiniz mi?

 

Topluma bu korkuları salarak yerel seçimlerde son düzlüğe girilirken iktidar partisinin oy kaybetmesi için mi uğraşılıyor? Yoksa yerel idarecilerin 1990’da Doğu ve Güney Doğu Anadolu’da yanlış politikalarla zorla PKK’lı yaptığınız toplumu şimdi de aynı yanlışlıklarla FETÖ’cü mü yapıyoruz?

 

Yapmayın beyler toplumu potansiyel bir suçlu ilan etmeyin, bu hain darbe girişiminden sonra devlet olarak bir refleks gösterdik bunu bu toplum anlayabilir. Binlerce suçlu veya suçsuz içeri atıldı. Bunu da bu toplum anladı ancak; artık arınma zamanı, bu insanları kazanma zamanı. Sadece saf inancı gereği bunlara selam verenleri yargılayıp halkın konuştuğu gibi “büyük başlara” boyun eğeceksiniz ve sonra da “bizler tedbir alıyoruz” diyeceksiniz! Bunu bu toplum yemez bu insanları zorla vatan haini yapmayın. Halkın deyimi ile zorla komünist yapmayın!   

Bir sonraki yazımızda buluşmak dileği ile…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bugun15.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.