Bu mesleğin içinde yıllardır CHP’yi takip eden birisiyim. Fikirlerim uyuşmasa da Türkiye’nin en köklü siyasi partilerinden biri. Zaten güçlü bir muhalefet bir ülkenin kalkınmasında en büyük etkendir. Her ne kadar CHP, yıllardır gerçek kimliği olan sosyal demokratlığa dönmese de bu ülkenin, Atatürk’ün kurduğu sosyal demokrat bir iktidara ve partiye ihtiyacı var. Ne gariptir ki özünde sosyal demokrat olan CHP özünden koparak sosyalist uç noktalara kaydı. Bu halkta kendi kültüründen kopan CHP’yi yüzde 25’lere mahkum etti.
Yıllarca siyasetin gençleşmesi gerektiğini yazan, yeni söylem ve fikirlerin oluşması gerektiğini dile getiren birisiyim. Sivil toplum örgütlerinde ve siyaset alanında yıllarca köhnemiş siyasilerin olmasını eleştirdim. İlk kez Burdur siyasetinin değiştiğini görmek bir gazeteci olarak mutlu etti. Nasıl AK Partide genç bir il başkanı varsa, CHP’de genç bir il başkanı, genç bir belediye başkanı varsa şimdi de gazeteci dostum Serkan Şimşek CHP’de ilçe başkanlığına aday oldu. CHP ilçe başkanı Sayın Sıdıka Gül Oğuzkan alınmasın, kendisi başarılı bir ilçe başkanlığı geçirdi. Ancak; Sayın Özkan’ın da takdir etmesi lazım ki bir gazeteci olarak meslek arkadaşıma destek vermem de doğaldır.
CHP delegelerinin kime oy vereceğini bilemem, kimin kazanacağını tahmin bile edemem. Sadece Sayın Serkan Şimşek’in ilçe başkanı olduğunda CHP, ne kazanır? ne kaybeder? onu tahmin edebilirim. Sayın Şimşek’i 2002 yılından beri tanırım. Yaptığı gazeteciliği, toplumdaki konumunu, bütün siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ile nasıl irtibatta olduğunu, yıllarca siyasilerin neyi yanlış neyi doğru yaptığını farkına varan, topluma üstten bakmayan, Burdur’da görev yapan idarecilerin yanlışlıklarını çekinmeden söyleyebilen, kendi partisi dahi olsa yanlışa yanlış deyip toplumun değerlerine saygı duyan bir şahsiyet. Sayın Şimşek’in ilçe başkanlığına aday olması bugün CHP’nin il başkanlığından tutun da belediye başkanı ve milletvekiline varıncaya kadar topyekûn bütün CHP’lilerin desteğini alması, en azından kendini yetiştirmiş kültürlü bir evladımız dedikleri bir kişi. Sayın Şimşek’in eğer bu kültürünü ve tutumunu sürdürürse hem Burdur halkının hem de CHP’lilerin gönlünde taht kurar. Burdur’da yaşayan sosyal demokrat ve muhafazakâr kesimin, siyasetin içinde bulunan her şahsiyetin ‘bizim Serkan bizim çocuk’ dediği Sayın Şimşek yıllarca Burdurluların ve gazeteci dostlarının gözündeki Serkan olursa, dolduruşa gelip zıplamaya kalkmazsa, sırasını beklerse, siyasette olgunlaşırsa sanırım CHP’nin gelecekte değişmeyecek marka isimlerinden olur. Sayın Şimşek’e önümüzdeki CHP ilçe başkanlıyı yarışında başarılar dilerim…
Bir sonraki yazımızda buluşmak dileğiyle…