Değerli okuyucularım merhaba, Kurumların bir kabahati yoktur. Ortada bir suç var ise kurumların yöneticileri suçludur. Kurumları birbirine düşman edenler veya barışı sağlayanlar, kurumları yönetenlerdir… Kurumların yöneticileri birbirine ahmak ve benzer kelimeler ile hitap etmesi üzücüdür. Yöneticilerin, kurumları zaafa uğratacak cümleler kurması ve devletin kurumlarını yıpratacak şekilde konuşması, devletin yıpranmasına zemin hazırlamaktır. Bazı belediye başkanları, “devletin kurumları yıpranmıştır” cümlesini kurup yaptığı hizmeti anlatmaya çalışması, halkı amacına alet etmesi, kabahatlerin en büyüğüdür… Daha doğrusu devletin tepesindeki kavga bizi üzer. Aynı zamanda taraf olmak istediğimiz konunun, karşı tarafını haksız yere suçlamaya yönlendirdiği için daha vahim bir durum ortaya çıkıyor… İmamoğlu davası ile ilgili konuda Adalet Bakanlığına haksızlık yaptık. Ama ilerleyen zamanda Adalet Bakanlığının hakim değiştirme konusunda yanlış yapmadığını, aksine yargılanan tarafın gürültü yaparak milleti yanlış yönlendirdiğini yani bir nevi algı üretmenin en bariz örneğini gördük. Vatandaş olarak biz de algıya inandık… İtiraf etmeliyim: Yargılanan tarafın algı üretmesi neticesinde Adalet Bakanlığını haksız bir şekilde suçladığım için özür dilerim. Devam edelim Devletin tepesinde algı üretilmesi sonucunda: Ekrem İmamoğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu üyelerine “ahmak” dediği iddiasıyla yargılandığı mahkemede davaya bakan hakimin Samsun’a atanmasını, Adalet Bakanlığının yargıya müdahelesi olarak görmüştüm. Adalet Bakanlığının, Ekrem İmamoğlu’nun tutumu konusunda savunulacak tarafı yoktur şeklinde bir kaç platformda da konuştum… İmamoğlu’na muhalif olanlar da ayni benim gibi düşünmüştü. İmamoğlu’nun %99.9 haklı olduğuna kanaat getirmişti. Ancak 18.11.2024 Pazartesi ATV 19.00 haberlerinde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç açıklama yaptı: Açıklamanın özeti: Ekrem İmamoğlu’nun avukatları reddi hakim dilekçesi verdiler. Reddi hakim talebi üzerine başka bir hakim atandı.() Reddi hakim dilekçesinin verildiği tarih: Mart 2022 () Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un tepkisi: "Hem reddi hakim talep edip hem de 'hakimi sürdüler' demek abesle iştigal. () Selam ve saygılarımla