Değerli Okuyucularım Merhaba, Hasan Amca ile devleti yönetme konusunda konuşacağız. Önce Hasan Amcanın kim olduğunu, Hasan Amca’dan öğrenelim. -   Hasan Bey,  kendinizi kısaca anlatır mısınız? - Beykoz-İstanbul doğumluyum. Lisans eğitimini İstanbul Üniversitesinde ekonomi okudum. Yüksek lisans ve doktora eğitimini ABD’de yaptım. ABD’de eğitim aldığım konular siyaset bilimi ve kamu yönetimi… Batı ve ABD’de özel şirketlerde çalıştım. Batı’nın siyaset anlayışını, Türkiye’ye bakışını mümkün olduğu kadar iyi öğrenmeye gayret ettim. Beykoz-Almanya ve ABD arasında gider gelirim. Yaşlandığım için son bir yıldır gidemiyorum ama Almanya’da ve ABD’de bürokrat dostlarım vardır. Batı siyaseti üzerinde her akşam konuşuruz. Türkiye’yi konuşuruz. Ortadoğu’yu konuşuruz. Hele Türkiye’nin son günlerde uyguladığı dış politikayı Batı başarılı buluyor ama Türkiye’nin dış politika siyasetinden Batı memnun değildir... -  Batı, Türkiye’nin dış siyasetinden neden memnun değil?  -  Türkiye 2014 yılına kadar devleti idare edenler çok zorluk çekti. Her on yılda bir darbe yapıldı. Batının istemediği partilere kapatma davası açıldı bazı siyasi partiler kapatıldı. Düşünün ki Yunanistan NATOYA geri alınması için Türkiye’de darbe yapıldı. Batı, Türkiye’yi hep baskı altında tuttu. Türkiye savunma sanayinde güçsüz olduğu için bazı haksızlıklara cevap veremedi. İstesek de istemesek de devlet yönetiminde duygusallık zaman zaman egemen oldu. Bu duygusallık bazı siyasi liderlerin, Batı’nın hilesini kavramakta zorluk çekti… Batı, Abdülhamit döneminde Masonların desteğiyle İttihat Terakki Cemiyeti liderlerine hep duygusal açıdan yaklaştı. Batı, özgürlük dedi Rusya ile savaş soktu. Batı, eşitlik dedi, özgürlük dedi Abdül Aziz’e ve Abdül Hamit’e darbe yaptı, Osmanlı toprakları üzerinde 23 devlet kurdu. Ama söz konusu eşitlik ve özgürlük gelmedi…                        İttihat Terakki Cemiyeti liderlerinden Talat Paşa “Eyvah masonların oyununa geldik” diyerek çok önemli bir itirafta bulundu. İttihat Terakki Cemiyetinin liderleri hain değildi ama Batı'nın hilesini anlayamadı. Bugün de Batı'nın hilesini anlamak istemeyen İttihat terakki Cemiyetinin farklı versiyonu ile karşı karşıyayız… Aradaki fark ise İttihat Terakki Cemiyeti olayı yaşanmışken  bugünkü aktörlerin ikna kabiliyetinin kuvvetli olmasıdır. Bunun nedeni ise ekonomideki sıkıntıdır. Bu zafiyeti gören bugünkü aktörler vatandaşa duygusal açıdan yaklaşarak  “özerklik” vermeyi ve “terör örgütlerini” meşrulaştırmayı  fırsata dönüştürmeye çalışıyor. Bugünkü aktör liderlere gönül verenler, bir gün Talat Paşa gibi “Eyvah Batılıların oyuna geldik” diyecekler ama iş işten geçecek. Söz konusu gelişmelerin nedeni ekonomideki sıkıntıdır. Ekonomideki sıkıntının müsebbibi iktidar olduğunu düşünürsek, iktidar büyük oranda sorumludur.  -  Hasan Bey, son zamanlarda bir dedikodu dolaşıyor. BAE bir zamanlar haindi, Suudi Arabistan İstenmeyen devletti, İsrail ile ilişkiler tamamen kopmuştu. Bugün ise bu devletler ile aynı sofrada yemek yemeye başladık. Bazı siyasiler tarafında bu politika ikiyüzlülüktür diyerek bu dış politikayı eleştiriyorlar. Buna konuda ne diyorsunuz? -  Böyle bir durumda devlet duygusal davranamaz. Devletin çıkarları ne ise gereğini yapar. Devlette duygusallık olmaz. Geçmişte İttihat Terakki Cemiyeti ile duygusallığın acı reçetesini ödedik. Devleti yöneten liderler şahsı kin güdemez. Devlet, dün barışık olmadığı devletler ile bugün barışık olur veya bugün barışık olduğu devletler ile yarın düşman olur. Burada önemli olan devletin çıkarlarıdır. Bu anlattıklarım Batı’daki devlet yönetim anlayışıdır. Almanya’nın, İngiltere’nin, ABD’nin, Fransa’nın yönetim anlayışıdır. Türkiye 2014 yılının sonlarından itibaren Batı'daki devlet yönetim tarzını uygulamaya başladı. Yani duygusallığı kaldırdı, hayır demeyi öğrendi… Devlet, savunma sanayinin güçlü olmasına kendini inandırdı. Bu nedenle 15 Temmuz darbesi yapıldı… Yani ABD ve Batı şunu dedi 2014 yılından önceki duygusal anlayışı ile devleti yönet. Bizim devlet yönetim tarzını taklit etme… İkiyüzlülük söz konusu ise Batı’dan bir örnek verelim: ABD dün kavga ettiği daha doğrusu darbe ile uzaklaştırmak istediği VENEZUELA devlet başkanı MADURO ile barıştı. Ukrayna – Rusya savaşından sonra MADURO’dan doğalgaz aldı. Türkiye’de buna benzer bir uygulama yapıyor… Bunun neresini eleştiriyorsun? Burada söz konusu ikiyüzlülük ise,  Eleştirenler ABD’nin ikiyüzlülük yaptığını demesi gerekir… Şimdi Türkiye’nin Suudi Arabistan’a, BAE’ye ve İsrail’e yaklaşma siyasetini eleştiren siyasilere soralım: 1. ABD’nin MADURO’dan gaz almasını niye eleştirmiyorsun? 2. Türkiye’nin Suudi Arabistan, BAE, İsrail gibi ülkeler ile yakınlaşmada Batı, rahatsız, Avrupa topluluğu rahatsız, ABD rahatsız olduklarını anlarım. Sen niye rahatsız oluyorsun? 3. Söz konusu bazı devletler ile yakınlaşmda FETO rahatsız, YPG, PYD, PKK terör örgütleri ve siyasi uzantısı HDP rahatsız, birileri niye rahatsız oluyor? 4. Türkiye’nin Suudi Arabistan, BAE, İsrail gibi ülkeler ile yakınlaşmasına tepki gösteriyorsun da "özerklik" isteyen ve özerklik vaat eden siyasilere neden tepki göstermiyorsun? 5. FETO, YPG, PYD, PKK terör örgütleri ve siyasi uzantısı HDP’yi meşrulaştırmak isteyenlere niye tepki göstermiyorsun? 6. Diyelim ki devlet, BAE ve Suudi Arabistan’a yaklaşmakta yanlış yaptı, hata yaptı.  İsviçre, Finlandiya ve Yunanistan’a tepki göstermeyenlere ve devletin yanında olmayanları niye eleştirmiyorsun? Evet, Hasan Amca böyle dedi… Çok net konuştu, çok net soru sordu. Birazda konunu dışına çıktı ama isabetli oldu. Hasan Amcalara ihtiyacımız vardır. Hasan Amca, milli düşünemeyenleri biraz terleteceğe benziyor. Hasan Amca,  teşekkür ederim.  Selam ve saygılarımla