Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)
Köşe Yazarı
Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)
 

Ümit Özdağ, Buğra Kavuncu ve İYİ Parti

Gündemi meşgul eden birçok konu vardır. Bunların başında:   1. İYİ Parti’nin İstanbul İl başkanı Buğra Kavuncu’nun, FETÖ yanlısı olarak suçlanmasıdır.   2. Azerbaycan, topraklarını işgalden kurtarma olayı,   3. Toryum madeni ile ilgili 12 yıl önce küresel sermaye pardon küresel çetenin düşürdüğü Isparta uçağı, Mecburen bugün İYİ Parti’yi konuşacağız.   Olan bitenleri Ahmet Hakan’ın kaleminden önce okuyalım: …… “NETİN DE NETİ: Program başladı. Ümit Özdağ, önce kendi açısından İYİ Parti’de yaşanan tartışmaları yorumladı. Koray Aydın faktöründen söz etti. Partide kendi açısından yanlış giden işlere vurgu yaptı. Kongrede isim çizilmesi olayını analiz etti. Ve tüm bunların ardından sıra geldi Buğra Kavuncu meselesine... Şaşırtıcı derecede açık ve net konuştu Ümit Özdağ. Resmen ve alenen FETÖ’cü dedi partisinin İstanbul il başkanına... İtiraf edeyim: Ben bu kadarını beklemiyordum.” ([1]) ……   Anadolu Hisarı’nda deniz kenarında kafenin (cafe) bahçesinde bir masaya ait sandalyeye oturdum. Cep telefonumdan İyi Parti ile ilgili dedikoduları dinliyordum. 80 yaşına yakın bir amca, karşı sandalyeye oturdu. Şık bir giyimi vardı… Bir çay söyledim. Bu arada Hasan amca, Maskesini kontrol etti ve dedi ki devletin koyduğu kurallara hele sağlık ile ilgili kuralları çok iyi uygulamalıyız. Beyefendi ne dinliyorsun telefondan? Youtube’dan Ümit Özdağ’ın, Kavuncu hakkındaki iddialarını dinliyorum. İzin verirsen bu konuyu anlatayım mı veya analiz edeyim mi? Buyurun sizi dinliyorum ama not almama izin verir misiniz? Cümlelerimi çarpıtmadan not alabilirsin… İyi Partinin doğumu, çok sancılı oldu…Genel başkanın 15 Temmuz’dan önceki konuşmaları, dedikoduların oluşmasına kaynak oldu. Kimsenin bilmediği bir konuyu dile getireyim.    Nedir bu konu? 2016 yılında MHP üzerinde bir operasyon için düğmeye basılmıştı. PKK terör örgütünün önemli bir ismi adı aklıma gelmiyor MHP kongreye gitmelidir. Paralel yapı, MHP kongreye gitmelidir. İçte bazı odaklar, MHP kongreye gitmelidir. FETÖ, MHP kongreye gitmelidir diye kamuoyu oluşturuldu…   İşte böyle bir zamanda MHP’nin kongreye gitmesi için mahkemeye gidilmesi, dedikoduların oluşmasını olgunlaştırdı... İşte MHP kongre olayından sonra İYİ partinin doğması Ümit Özdağ’ın iddialarına vesile oldu. Konuyu biraz açalım:   PKK terör örgütünün, paralel yapının, FETÖ’nun 2016 yılında olağanüstü kongreye gitmek istemesinin arkasında ulusal sermaye diğer bir adı ile ulusal çete vardır. Çünkü mevcut iktidarı düşürebilecek kişi MHP lideridir. Devlet Bahçeli ile iktidarı düşürmek mümkün olmadığına göre MHP’ye bir lider bulunmalıdır. Bu nedenle MHP kongreye gitmelidir konusunda ısrar edildi. PKK terör örgütünün, Paralel yapının, FETÖ’nun ve yabancı istihbaratın 2016 yılında MHP’de kongreye müdahil olmak istemelerinin nedeni budur. Onun için diyorum:   MHP ile kavga etmeden İYİ Parti kurulsaydı, bugün bu iddiaların ciddiyeti olmayacaktı… Veya MHP Cumhur ittifakının içinde olmasaydı İYİ Parti olmayacaktı.   Çünkü bu konunun arkasında Ulusal Sermaye vardır. Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete; milliyetçilikle, İslam’la, Sosyalizm ile uğraşmadığı gibi bu anlayışların veya bu akımların kabul görmesi için destek verir. Ancak bir ülkeyi sömürmek için Din, Atatürk, milliyetçilik ve emek gibi kavramları işine geldiği gibi istismar eder…   Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge programında Ümit Özdağ, genel Başkan Meral Akşener’i, Buğra Kavuncu konusunda uyardığını anlıyoruz. Anlaşılan büyük bir sıkıntı vardır. İstanbul ilçeleri ve 81 il başkanı imza toplayıp Ümit Özdağ’ı disipline uymadı diyerek ihraç talebinde bulunmaları sıkıntının çok daha büyük olduğunu gösteriyor. Bu konunu üzerine biraz düşünelim:   1. Mahkeme sonuçlanmadan, iddialar çürütülmeden parti disiplinine vermenin veya partiden ihraç etmenin   acelesi nedir?   2. İYİ Parti, kuruluş aşamasından itibaren FETÖ suçlaması ile karşı karşıyadır. Bu durumda Ümit Özdağ, partiyi büyük bir sıkıntıdan kurtarmak için konuştuğunu düşünebiliriz…   3. Söz konusu FETÖ ile bağlantısı olan derneğin başkan yardımcılığını Buğra Koyuncu ‘nün üstlenmesi için birileri tarafından görevlendirildiği şeklinde düşünebiliriz. Tarihte buna benzer vakalar olmuştur. Örnek: Alparslan’ın çöp hikâyesi gibi…   Hasan Amca, çöp hikâyesini çok tatlı bir üslupla anlattı…Hasan Amca, düzgün bir ağzı ve şık giyinmesi ile dikkat çekiyor. Anlaşılan eski siyasetçilerden biri ya da diplomat da olabilir… Kimliği hakkında geniş bir malumat vermedi. Sadece adının Hasan olduğunu ama soyadını zikretmedi…Bana soyadı lazım değildir, yapacağı analiz önemlidir…   Hasan Amca, konuşmaya devam ediyor. Parti içinde demokratik kurallar işletilmelidir. Şayet İYİ Parti demokrasiyi uygulamayan partilere örnek olarak ortaya çıktıysa demokrasi konusunda çok daha titiz olmalıdır. Bu nedenle isteyen kişi istediği gibi konuşmasına, yönetim tahammül etmelidir… Eğer her konuşanı partiden ihraç ederseniz, eleştirdiğiniz partilerden bir farkınız olmaz…   Buğra Kavuncu’nun Kazakistan’da FETÖ’cü iş adamları derneğinde görev almasını FETÖ’cü olarak değerlendirebilir miyiz?   Bylock, kullandığı tespit edilmediyse, Bank Asya’ya para yatırmadıysa ve buna benzer kriterleri taşımıyorsa devletin arşivinde FETÖ’cü olarak yer almayabilir. Teşriki mesai kurduğu kişileri ve kuruluşları dikkate alarak sonuca gidilebilir ama çok sağlıklı olur mu bilemem? Ama şunu da bilmeliyiz:     Kriptoların, Bylock kullanmadığını, Bank Asya’ya para yatırmadığını, FETÖ’ya yardım etmediğini hatta FETÖ’ya verilen kurbanlara şiddetle karşı olduğunu da bilmeliyiz… Bir şey daha bilmemiz gerekir:     Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete kanalıyla FETÖ’ya yardım ediliyor. Bu nedenle “Bylock’a” ihtiyaç yoktur. Ulusal Sermayede manevra alanı çok geniştir, FETÖ devlet tarafından takip edildiği için manevra alanı dardır. Dikkatler FETÖ’ya çekilerek meşru kabul edilen Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete tarafından operasyon yapılıyor…FETÖ’da maşa olarak kullanılıyor…     Devlet, Kazakistan’daki FETÖ’cü derneğinin başkan yardımcısı sıfatıyla Buğra Kavuncu’nun durumunu bilir. Çünkü Kazakistan’daki FETÖ’cü derneğinin başkan yardımcısı sıfatı, izaha muhtaç bir konudur. Bu durumu devlet veya İYİ Parti açıklaması gerekir. İYİ Parti diyorum çünkü, çaycı alırken bile çok iyi irdelemelidir. Ümit Özdağ’da bunu istiyor…     Şayet Ümit Özdağ’ın istediği konu netlik kazanmaz ise İYİ Parti doğarken çektiği sancıyı kıvranarak çekmeye devam edecek. Bugün Ümit Özdağ, İYİ Partiyi bilerek veya bilmeyerek temize çıkarmak istiyor. Yönetim, bu konuda Ümit Özdağ’a yardım etmelidir. Yanı İYİ Parti, hakkında çıkan dedikoduların asılsız olduğunu kanıtlamak için İYİ Parti çok güzel bir fırsat yakaladı…   Buğra Kavuncu’nun, Kazakistan’da FETÖ’cü iş adamları derneğinde görev almasında mantık yürütebilir miyiz?   Yürütebiliriz ama çok sağlıklı olmaz. Konunun netlik kazanması açısından belki faydalı olabilir. O halde biraz mantık yürütelim:   1. Birileri tarafından Buğra Kavuncu’nun Kazakistan’da görevlendirildiğini düşünebiliriz,   2. Belki de Kazakistan’daki derneğin kapatılmasında katkısı olması için başkan yardımcılığında ısrar edilmiş olabilir,   3. Gerçekten de FETÖ’cü olabilir. Gerçi pek ihtimal vermiyorum. Ama ilişkiler de mide bulandırıyor…   4. Parti içindeki kavganın dışa vurmuş şekli olarak da düşünebiliriz…   Geçmişte buna benzer konu ile karşılaştın mı? Karılaşmaz olur muyum? İzin verirsen bir şeyler daha anlatayım. 10 dakika daha vaktim vardır. Buyurun, sizi zevkle dinliyorum: Ümit Özdağ, Kavuncunun gerçekten de FETÖ’cü olabilir anlayışının üzerine duruyor. Şayet bu doğru ise Parti için çok büyük bir tehlikedir.  Aynı zamanda da halkın aldatılması anlamına gelir. Şöyle düşünelim:     Buğra Kavuncuya, genel Başkan Meral Akşener kefil olduysa… Kefil olmasının nedenini iki yüksek makamdaki insanın sözlü veya yazılı beyanına dayandırıyorsa ve Ümit Özdağ haklı çıkarsa herkes zan altında kalabilir…   Kimler zan altında kalabilir? Genel başkan ve genel başkanın bilgi aldığı yüksek makamdaki iki kişi. Söz konusu iki kişi, Buğra Kavuncu’yu korumaktan suçlu olabilir.   Eğer Meral Akşener, yazılı olarak bilgi aldıysa kendini kurtarır ama Buğra Kavuncu hakkında bilgi veren iki kişi FETÖ’yu korumak ve Kollamaktan sıkıntıya girebilir. Ve de devlet bürokrasisinde görev alan herkesi devlet, sorgulamak zorunda kalabilir. Belki de bu olay birçok bürokrasinin canını yakacak. Bu işte bir hayır vardır…   Geçmişte sap ile saman birbirine karışmıştı ve kriptolar sayesinde birçok insan ekmeğinden oldu. Ümit Özdağ ve Buğra Kavuncu meselesi, milletin canına okuyan kriptoların tespitine vesile olabilir…   Ümit Özdağ’ın disipline verilmesi doğru mudur? Doğru değildir. Hemen İstanbul ilçe başkanları ve 81 ilin başkanları imza toplamalarını anlayamadım. Mahkemenin sonucu beklenmeliydi. Gerçi İYİ Parti, ihraç konusunda ne yapacağını bilmiyoruz ama Ümit Özdağ’ın linç edilmesi pek hayırlı bir iş değildir. Ama Ümit Özdağ’da parti içi kavgasına girmeden iddiasını nasıl kanıtlayacağını doğrusu merak ediyorum. Ümit Özdağ, sağlamcı biri olduğu için boşa kürek çekeceğini de hiç düşünmüyorum…   Diyelim ki Ümit Özdağ, haklı çıktı. Ne olur? Çok şey olacak: 1. İYİ Parti çok hem de çok sıkıntıya girecek…   2. Partinin kuruluşundan itibaren Buğra Kavuncu konusunda uyarıları dikkate almayanlar sayesinde partinin, FETÖ ile bağlantısı tescillenecektir…   3. Genel Başkanın bahsettiği yüksek iki kişi gibilerin Buğra Kavuncu’nun görevli olarak iş adamları derneğinde başkan yardımcısı olarak görev yapmasını gayri resmi istemiş olabilirler. Bu nedenle kayıtlı böyle biri yok denilebilir…Böyle bir durum da ortaya çıksa halk nezdinde inandırıcı olmayacaktır…   4. Bekleyelim, görelim… “Neylerse Mevla’m, güzel eyler”   5. Gündemi meşgul eden konu, Parti içi kavgasının yansımasıdır, dedik. Bu kavganın sonunda İYİ Parti, hangi amaçla kimler tarafından kurulduğu ortaya çıkacak. Veya hakkında çıkan dedikodulardan ayıklanacak belki de tertemiz bir parti olacak. Onun için karışmayalım ve temkinli olalım… “Neylerse Mevla’m, güzel eyler”    Hasan Amca da bilgi çok, tarih çok, mevzu çok. Konuştukça bir tarih olduğu anlaşılıyor. Siyaseti iyi biliyor, olayları çok güzel analiz ediyor. Gündemi çok iyi okuyor. Sadece adımı sordu. Ne iş yaptığımı sormadı. Ama maske, mesafe ve temizliğe dikkat edelim, dedi ve gitti…Giderken de “Ulusalcılar (Joe Biden) ile ulusalcı olmayanlar (Devlet güçlü olsun diyenler)arasındaki kavgayı sabırla izleyelim. İnşallah ulusalcı olmayanlar kazanır.” Dedi. Hasan Amca, güle güle. Gündemi iyi okuyabilen bir bilgeye ihtiyacım vardır. İnşallah görüşürüz… Selam ve saygılarımla…               [1] Ahmet Hakan, Ümit Özdağ bombası nasıl patladı? Hürriyet om.tr21 Ekim 2020  
Ekleme Tarihi: 26 Ekim 2020 - Pazartesi
Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)

Ümit Özdağ, Buğra Kavuncu ve İYİ Parti

Gündemi meşgul eden birçok konu vardır. Bunların başında:

  1.  
  2. 1. İYİ Parti’nin İstanbul İl başkanı Buğra Kavuncu’nun, FETÖ yanlısı olarak suçlanmasıdır.
  3.  
  4. 2. Azerbaycan, topraklarını işgalden kurtarma olayı,
  5.  
  6. 3. Toryum madeni ile ilgili 12 yıl önce küresel sermaye pardon küresel çetenin düşürdüğü Isparta uçağı, Mecburen bugün İYİ Parti’yi konuşacağız.

 

Olan bitenleri Ahmet Hakan’ın kaleminden önce okuyalım:

……

“NETİN DE NETİ: Program başladı. Ümit Özdağ, önce kendi açısından İYİ Parti’de yaşanan tartışmaları yorumladı. Koray Aydın faktöründen söz etti. Partide kendi açısından yanlış giden işlere vurgu yaptı. Kongrede isim çizilmesi olayını analiz etti. Ve tüm bunların ardından sıra geldi Buğra Kavuncu meselesine... Şaşırtıcı derecede açık ve net konuştu Ümit Özdağ. Resmen ve alenen FETÖ’cü dedi partisinin İstanbul il başkanına... İtiraf edeyim: Ben bu kadarını beklemiyordum.” ([1])

……

 

Anadolu Hisarı’nda deniz kenarında kafenin (cafe) bahçesinde bir masaya ait sandalyeye oturdum. Cep telefonumdan İyi Parti ile ilgili dedikoduları dinliyordum. 80 yaşına yakın bir amca, karşı sandalyeye oturdu. Şık bir giyimi vardı… Bir çay söyledim. Bu arada Hasan amca, Maskesini kontrol etti ve dedi ki devletin koyduğu kurallara hele sağlık ile ilgili kuralları çok iyi uygulamalıyız.

  • Beyefendi ne dinliyorsun telefondan?
  • Youtube’dan Ümit Özdağ’ın, Kavuncu hakkındaki iddialarını dinliyorum.
  • İzin verirsen bu konuyu anlatayım mı veya analiz edeyim mi?
  • Buyurun sizi dinliyorum ama not almama izin verir misiniz?
  • Cümlelerimi çarpıtmadan not alabilirsin…
  • İyi Partinin doğumu, çok sancılı oldu…Genel başkanın 15 Temmuz’dan önceki konuşmaları, dedikoduların oluşmasına kaynak oldu. Kimsenin bilmediği bir konuyu dile getireyim. 

 

  • Nedir bu konu?
  • 2016 yılında MHP üzerinde bir operasyon için düğmeye basılmıştı. PKK terör örgütünün önemli bir ismi adı aklıma gelmiyor MHP kongreye gitmelidir. Paralel yapı, MHP kongreye gitmelidir. İçte bazı odaklar, MHP kongreye gitmelidir. FETÖ, MHP kongreye gitmelidir diye kamuoyu oluşturuldu…

 

İşte böyle bir zamanda MHP’nin kongreye gitmesi için mahkemeye gidilmesi, dedikoduların oluşmasını olgunlaştırdı... İşte MHP kongre olayından sonra İYİ partinin doğması Ümit Özdağ’ın iddialarına vesile oldu. Konuyu biraz açalım:

 

PKK terör örgütünün, paralel yapının, FETÖ’nun 2016 yılında olağanüstü kongreye gitmek istemesinin arkasında ulusal sermaye diğer bir adı ile ulusal çete vardır. Çünkü mevcut iktidarı düşürebilecek kişi MHP lideridir. Devlet Bahçeli ile iktidarı düşürmek mümkün olmadığına göre MHP’ye bir lider bulunmalıdır. Bu nedenle MHP kongreye gitmelidir konusunda ısrar edildi. PKK terör örgütünün, Paralel yapının, FETÖ’nun ve yabancı istihbaratın 2016 yılında MHP’de kongreye müdahil olmak istemelerinin nedeni budur. Onun için diyorum:

 

MHP ile kavga etmeden İYİ Parti kurulsaydı, bugün bu iddiaların ciddiyeti olmayacaktı… Veya MHP Cumhur ittifakının içinde olmasaydı İYİ Parti olmayacaktı.

 

Çünkü bu konunun arkasında Ulusal Sermaye vardır. Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete; milliyetçilikle, İslam’la, Sosyalizm ile uğraşmadığı gibi bu anlayışların veya bu akımların kabul görmesi için destek verir. Ancak bir ülkeyi sömürmek için Din, Atatürk, milliyetçilik ve emek gibi kavramları işine geldiği gibi istismar eder…

 

Ahmet Hakan’ın Tarafsız Bölge programında Ümit Özdağ, genel Başkan Meral Akşener’i, Buğra Kavuncu konusunda uyardığını anlıyoruz. Anlaşılan büyük bir sıkıntı vardır. İstanbul ilçeleri ve 81 il başkanı imza toplayıp Ümit Özdağ’ı disipline uymadı diyerek ihraç talebinde bulunmaları sıkıntının çok daha büyük olduğunu gösteriyor. Bu konunu üzerine biraz düşünelim:

  1.  
  2. 1. Mahkeme sonuçlanmadan, iddialar çürütülmeden parti disiplinine vermenin veya partiden ihraç etmenin   acelesi nedir?
  3.  
  4. 2. İYİ Parti, kuruluş aşamasından itibaren FETÖ suçlaması ile karşı karşıyadır. Bu durumda Ümit Özdağ, partiyi büyük bir sıkıntıdan kurtarmak için konuştuğunu düşünebiliriz…
  5.  
  6. 3. Söz konusu FETÖ ile bağlantısı olan derneğin başkan yardımcılığını Buğra Koyuncu ‘nün üstlenmesi için birileri tarafından görevlendirildiği şeklinde düşünebiliriz. Tarihte buna benzer vakalar olmuştur. Örnek: Alparslan’ın çöp hikâyesi gibi…

 

Hasan Amca, çöp hikâyesini çok tatlı bir üslupla anlattı…Hasan Amca, düzgün bir ağzı ve şık giyinmesi ile dikkat çekiyor. Anlaşılan eski siyasetçilerden biri ya da diplomat da olabilir… Kimliği hakkında geniş bir malumat vermedi. Sadece adının Hasan olduğunu ama soyadını zikretmedi…Bana soyadı lazım değildir, yapacağı analiz önemlidir…

 

Hasan Amca, konuşmaya devam ediyor.

  • Parti içinde demokratik kurallar işletilmelidir. Şayet İYİ Parti demokrasiyi uygulamayan partilere örnek olarak ortaya çıktıysa demokrasi konusunda çok daha titiz olmalıdır. Bu nedenle isteyen kişi istediği gibi konuşmasına, yönetim tahammül etmelidir… Eğer her konuşanı partiden ihraç ederseniz, eleştirdiğiniz partilerden bir farkınız olmaz…

 

  • Buğra Kavuncu’nun Kazakistan’da FETÖ’cü iş adamları derneğinde görev almasını FETÖ’cü olarak değerlendirebilir miyiz?

 

  • Bylock, kullandığı tespit edilmediyse, Bank Asya’ya para yatırmadıysa ve buna benzer kriterleri taşımıyorsa devletin arşivinde FETÖ’cü olarak yer almayabilir. Teşriki mesai kurduğu kişileri ve kuruluşları dikkate alarak sonuca gidilebilir ama çok sağlıklı olur mu bilemem? Ama şunu da bilmeliyiz:

 

 

Kriptoların, Bylock kullanmadığını, Bank Asya’ya para yatırmadığını, FETÖ’ya yardım etmediğini hatta FETÖ’ya verilen kurbanlara şiddetle karşı olduğunu da bilmeliyiz… Bir şey daha bilmemiz gerekir:

 

 

Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete kanalıyla FETÖ’ya yardım ediliyor. Bu nedenle “Bylock’a” ihtiyaç yoktur. Ulusal Sermayede manevra alanı çok geniştir, FETÖ devlet tarafından takip edildiği için manevra alanı dardır. Dikkatler FETÖ’ya çekilerek meşru kabul edilen Ulusal Sermaye veya Ulusal Çete tarafından operasyon yapılıyor…FETÖ’da maşa olarak kullanılıyor…

 

 

Devlet, Kazakistan’daki FETÖ’cü derneğinin başkan yardımcısı sıfatıyla Buğra Kavuncu’nun durumunu bilir. Çünkü Kazakistan’daki FETÖ’cü derneğinin başkan yardımcısı sıfatı, izaha muhtaç bir konudur. Bu durumu devlet veya İYİ Parti açıklaması gerekir. İYİ Parti diyorum çünkü, çaycı alırken bile çok iyi irdelemelidir. Ümit Özdağ’da bunu istiyor…

 

 

Şayet Ümit Özdağ’ın istediği konu netlik kazanmaz ise İYİ Parti doğarken çektiği sancıyı kıvranarak çekmeye devam edecek. Bugün Ümit Özdağ, İYİ Partiyi bilerek veya bilmeyerek temize çıkarmak istiyor. Yönetim, bu konuda Ümit Özdağ’a yardım etmelidir. Yanı İYİ Parti, hakkında çıkan dedikoduların asılsız olduğunu kanıtlamak için İYİ Parti çok güzel bir fırsat yakaladı…

 

 

  • Yürütebiliriz ama çok sağlıklı olmaz. Konunun netlik kazanması açısından belki faydalı olabilir. O halde biraz mantık yürütelim:
  1.  
  2. 1. Birileri tarafından Buğra Kavuncu’nun Kazakistan’da görevlendirildiğini düşünebiliriz,
  3.  
  4. 2. Belki de Kazakistan’daki derneğin kapatılmasında katkısı olması için başkan yardımcılığında ısrar edilmiş olabilir,
  5.  
  6. 3. Gerçekten de FETÖ’cü olabilir. Gerçi pek ihtimal vermiyorum. Ama ilişkiler de mide bulandırıyor…
  7.  
  8. 4. Parti içindeki kavganın dışa vurmuş şekli olarak da düşünebiliriz…

 

  • Geçmişte buna benzer konu ile karşılaştın mı?
  • Karılaşmaz olur muyum? İzin verirsen bir şeyler daha anlatayım. 10 dakika daha vaktim vardır.
  • Buyurun, sizi zevkle dinliyorum:
  • Ümit Özdağ, Kavuncunun gerçekten de FETÖ’cü olabilir anlayışının üzerine duruyor. Şayet bu doğru ise Parti için çok büyük bir tehlikedir.  Aynı zamanda da halkın aldatılması anlamına gelir. Şöyle düşünelim:

 

 

Buğra Kavuncuya, genel Başkan Meral Akşener kefil olduysa… Kefil olmasının nedenini iki yüksek makamdaki insanın sözlü veya yazılı beyanına dayandırıyorsa ve Ümit Özdağ haklı çıkarsa herkes zan altında kalabilir…

 

  • Kimler zan altında kalabilir?
  • Genel başkan ve genel başkanın bilgi aldığı yüksek makamdaki iki kişi. Söz konusu iki kişi, Buğra Kavuncu’yu korumaktan suçlu olabilir.

 

Eğer Meral Akşener, yazılı olarak bilgi aldıysa kendini kurtarır ama Buğra Kavuncu hakkında bilgi veren iki kişi FETÖ’yu korumak ve Kollamaktan sıkıntıya girebilir. Ve de devlet bürokrasisinde görev alan herkesi devlet, sorgulamak zorunda kalabilir. Belki de bu olay birçok bürokrasinin canını yakacak. Bu işte bir hayır vardır…

 

Geçmişte sap ile saman birbirine karışmıştı ve kriptolar sayesinde birçok insan ekmeğinden oldu. Ümit Özdağ ve Buğra Kavuncu meselesi, milletin canına okuyan kriptoların tespitine vesile olabilir…

 

  • Ümit Özdağ’ın disipline verilmesi doğru mudur?
  • Doğru değildir. Hemen İstanbul ilçe başkanları ve 81 ilin başkanları imza toplamalarını anlayamadım. Mahkemenin sonucu beklenmeliydi. Gerçi İYİ Parti, ihraç konusunda ne yapacağını bilmiyoruz ama Ümit Özdağ’ın linç edilmesi pek hayırlı bir iş değildir. Ama Ümit Özdağ’da parti içi kavgasına girmeden iddiasını nasıl kanıtlayacağını doğrusu merak ediyorum. Ümit Özdağ, sağlamcı biri olduğu için boşa kürek çekeceğini de hiç düşünmüyorum…

 

  • Diyelim ki Ümit Özdağ, haklı çıktı. Ne olur?
  • Çok şey olacak:
  1. 1. İYİ Parti çok hem de çok sıkıntıya girecek…
  2.  
  3. 2. Partinin kuruluşundan itibaren Buğra Kavuncu konusunda uyarıları dikkate almayanlar sayesinde partinin, FETÖ ile bağlantısı tescillenecektir…
  4.  
  5. 3. Genel Başkanın bahsettiği yüksek iki kişi gibilerin Buğra Kavuncu’nun görevli olarak iş adamları derneğinde başkan yardımcısı olarak görev yapmasını gayri resmi istemiş olabilirler. Bu nedenle kayıtlı böyle biri yok denilebilir…Böyle bir durum da ortaya çıksa halk nezdinde inandırıcı olmayacaktır…
  6.  
  7. 4. Bekleyelim, görelim… “Neylerse Mevla’m, güzel eyler”
  8.  
  9. 5. Gündemi meşgul eden konu, Parti içi kavgasının yansımasıdır, dedik. Bu kavganın sonunda İYİ Parti, hangi amaçla kimler tarafından kurulduğu ortaya çıkacak. Veya hakkında çıkan dedikodulardan ayıklanacak belki de tertemiz bir parti olacak. Onun için karışmayalım ve temkinli olalım… “Neylerse Mevla’m, güzel eyler” 

 

Hasan Amca da bilgi çok, tarih çok, mevzu çok. Konuştukça bir tarih olduğu anlaşılıyor. Siyaseti iyi biliyor, olayları çok güzel analiz ediyor. Gündemi çok iyi okuyor. Sadece adımı sordu. Ne iş yaptığımı sormadı. Ama maske, mesafe ve temizliğe dikkat edelim, dedi ve gitti…Giderken de “Ulusalcılar (Joe Biden) ile ulusalcı olmayanlar (Devlet güçlü olsun diyenler)arasındaki kavgayı sabırla izleyelim. İnşallah ulusalcı olmayanlar kazanır.” Dedi.

Hasan Amca, güle güle. Gündemi iyi okuyabilen bir bilgeye ihtiyacım vardır. İnşallah görüşürüz…

Selam ve saygılarımla…

 

 

 

 

 

 

 

[1] Ahmet Hakan, Ümit Özdağ bombası nasıl patladı? Hürriyet om.tr21 Ekim 2020

 

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bugun15.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.