Bugün Van’daki arkadaşımı telefon ile aradım. Terör örgütleri ile ilgili görüşlerini almak için ama konumuz ister istemez bürokrasiye kaydı, Terör örgütlerini konuşamadık…
- - Değerli arkadaşım, bazı bürokratlardan niye şikâyet ediyorsun?
- - Bazı bürokratlar, görevlerini yapmadıkları için ülkeye çok büyük zarar veriyor. Hatta PKK ve FETÖ’nun verdiği zarardan daha fazla zarar veriyor. Terör örgütlerinin ne yaptığını bildiğin için kolay mücadele yapabilirsin ama görevini ciddiye almayan bazı bürokratlar ile mücadele edemezsin. Bazı bürokratlar, halkın canını yakarak vatanperver görünmesi beni çok üzüyor. Bazı bürokratlar ise tehlikeleri görmezlikten geliyor, tepedeki idarecilerden birisi tehlikeleri dile getirdiği zaman görmezlikten geldiği insanları örgüt elemanı sıfatıyla suçluyor, işin içinden çıkıyor… Söz konusu bürokratlar, tehlikenin ve ihanetin üzerine cesaretle gitseydi, halkı uyarsaydı ve her türlü tedbiri alsaydı 15 Temmuz darbe girişimi olmayacaktı, dolayısıyla da meslekten ihraç edilenler çok az olacaktı… Ama bazı bürokratlar, halkın veya devletin bürokratı değil terör örgütlerinin bürokratı gibi davranıyor. Yani PKK’ya ve FETÖ’ya bağlı kendini gizleyen bürokratlar tarafından suçsuz insanlar, açığa alınıyor, kamu görevinden ihraç ediliyor…
- - Değerli arkadaşım, yukarıda tanımladığın bürokrata örnek verebilir misin?
- - “Mudurnu ilçesinin haber sitesine girdim. Haber sitesine göre İçişleri Bakanlığı 41’i kaymakam olmak üzere toplam 44 kişiyi açığa aldı. İçişleri Bakanlığı, 1 mülkiye başmüfettişi, 2 vali yardımcısı 41 kaymakam olmak üzere toplam 44 kişiyi FETÖ’dan açığa aldı. … Mudurnu Kaymakamı da açığa alınanalar arasında.” (Mudurnu Haber) Değerli arkadaşım bu haberi niye anlattım biliyor musun?
- - Niye Anlattın?
- - Darbeden sonra ilçe milli eğitim müdürü Fuat Gürleyen’i FETÖ ile ilişkisi olduğu iddiasıyla kaymakam açığa almış. Fuat Gürlyen’e telefon ettim. Okuduğum haber doğru mu?
- - Evet, doğru açığa alındım. Kaymakam Bey, beni FETÖ’dan açığa aldıktan sonra valilik nezdinde kurulan komisyona dilekçe verdim, FETÖ ile hiçbir bağlantım olmadığına dair. Uzun yazışmalardan sonra delillerimi ortaya koydum, derdimi anlattım. Neticede Komisyon benim FETÖ ile hiçbir bağlantım olmadığına dair karar vermiş. Göreve dönmem önemli değildir ama terörist gözüyle bana bakılmayacağı daha doğrusu sicilim bozulmayacağı için çok sevindim. Görevime döndükten sonra FETÖ’dan beni açığa alanlar hakkında şikâyetçi olacağım. Ama benim dilekçeme ihtiyaç duyulmadan kaymakam bey FETÖ’dan açığa alındı. Bu da benim FETÖ ile hiçbir bağlantım olmadığının kanıtıdır. Fuat Gürleyen’in örneğine benzeyen birçok örnek vardır. Devlet, Fuat Gürleyen gibi haksızlığa uğrayanları zaman içinde inceliyor, haklı olanları görevlerine iade ediyor.
- - Değerli arkadaşım, bürokrasinin bu durumunu daha açık bir şekilde açıklayabilir misin?
- - Bazı bürokratlar, hatayı veya ihaneti görmezlikten geldiği için vatandaş, yaptığı yanlışın veya ihanetin doğru olduğunu düşünüyor. Cumhurbaşkanı veya Başbakan, vatandaşın yaptığı yanlıştır veya ihanettir dediğinde bürokratın eli ayağı birbirine dolaşıyor. Bürokrat, hatasını kapatmak için görmezlikten geldiği insanlara soruşturma açarak, tutuklatarak veya haksızlık yaparak kendini kamufle ediyor. İlçe milli eğitim müdürü Fuat Gürleyen’i FETÖ’dan açığa alan kaymakamın FETÖ’dan açığa alınması gibi… Devlet bu gibi olayların farkında olduğu için valileri uyardı ve bürokratlara görevini hatırlattı… Devletin uyarısından sonra ad, soyad ve kanıt olmadan yapılan ihbarlar dikkate alınmadı ama bazı bürokratlar, devletin uyarılarını dikkate almıyor gibi...
- - Darbenin ikinci haftasında “Sap ile saman birbirine karıştı” adlı bir yazı yazdım ama hiç kimse dikkate almadı… Cumhurbaşkanı “At izi, it izine” karıştı sözünden sonra her gazetenin köşe yazarları bu konuda yazmaya devletin bürokratı daha çok dikkat etmeye başladı. Terör örgütlerinin bürokratı, devleti suçlu gösterebilmesi için suçsuz insanları tutuklamaya devam ediyor… Daha sonra da o malum çevreler bakın devlet suçsuz insanları tutukluyor diye bağırıyor…
- - Devlet, bürokratı halkın içine göndermesinin nedeni, halkın dertlerini dinleyecek, haksızlık ve ihanet var ise yukarıya bildirecek. Devletin tepesindeki idareciler de aşağıdan gelen tepkileri dinleyecek ve tedbir alacak. Bürokrat, haksızlığı önlemek için devleti idare edenlere sıkıntıları bildirmesi yerine yanlışa, hataya ve ihanete göz yumuyor... Bazı bürokratlar, geçmişte hata ve ihanete göz yumduğu için PKK ve FETÖ örgütleri vatan için tehlike oldu…
- - Geçmişte Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde kaçakçılarla işbirliği içinde olan bazı bürokratlar, PKK’yı destekleyen Selahattin Demirtaş ve Selahattin Demirtaş’ın kardeşi Süleyman Demirtaş’ın CHFFY isimli restoranında sivil ve askeri bürokratlar, sabaha kadar aileleriyle oturdukları bize gelen duyumlar arasında. Şimdi soralım, devleti temsil eden bürokratlar, devletin aleyhinde olan ve PKK’yı destekleyen mekânlarda ne işi vardır? 15 Temmuz akşamı darbe girişiminde meclisi, sarayı ve emniyet genel müdürlüğünü bombalayan subayların, Süleyman Demirtaş’ın CHFFY isimli restoranında sabahlayan askerlerdi…
- - Değerli arkadaşım, senin anlattıklarından şunu anladım. Eğer bürokrat, işini çok ciddi bir şekilde yapsa Cumhurbaşkanı veya Başbakanın uyarısına gerek kalmayacağı gibi insanlar da zan altında kalmayacak. Haksız yere açığa alınmalar ve tutuklamalar olmayacak. Cumhurbaşkanı her şeyi göremez, başbakan her şeyi göremez. Bürokrat bölgesindeki veya çevresindeki haksızlığı, yanlışlığı ve ihaneti isterse görebilir ve her türlü tedbiri alabilir. Yani bürokrat, halkın (devletin) bürokratı ise…
- - Van’dan selam diyorum ama devlet, Toplumda infial yaratmak için kamu görevlilerini açığa alan ve meslekten ihraç eden bürokratları mercek altına almalıdır.
Selam ve saygılar…