Değerli Okuyucularım, Boğaziçi Üniversitesinin rektörü ile gündem meşgul edildi. Kim ne düşünürse düşünsün. Biz olayın büyümesine vesile olan nedenleri analiz edelim:  Olayın büyümesini sağlayan nedenler: 1.Öğretim elemanları, sorunlarını demokratik yollardan çözmek istememeleri. Demokratik yollardan bazıları: a.Cumhurbaşkanı, YÖK ve meclis başkanı ile görüşmek, b. Siyasi partilerin başkanları ile görüşüp mecliste gündem oluşturmak, c. Basından istifade etmek, d. Halk TV’de dertlerini anlatmak gibi… 2.Öğrencilerden istifade etme düşüncesi, 3.Bazı il başkanları ve siyasilerin boykota destek vermesi, 4.ABD ve Birleşmiş Milletlerin desteklemesi, 5.Yabancı istihbaratların olaylara müdahil olma ihtimali, Öğrencilerin ve siyasilerin, öğretim elemanlarına destek vermesini bir ölçüde anlarım ama ABD ve Birleşmiş Milletlerin destek vermesini anlamam mümkün değildir. Bir evde kardeşler birbiriyle kıyasıya kavga eder, dövüşür, hakaret eder ama sonunda bir sofranın etrafında birlikte yemeğini yer ve çayını yudumlar… Öğretim Elemanları, anında tepki vermeliydi ABD ve Birleşmiş Milletler, boğaziçindeki olaylara destek verir vermez öğretim elemanları basın toplantısıyla sert hem de çok sert bir şekilde ABD ve Birleşmiş Milletlere tepki vermeliydi… Sözde müttefiklerimiz ne dedi? ABD’de de başkanlık sarayı işgal edildiğinde ABD; asker, top tüfek ve uçaklar ile cevap verdi, terörist muamelesi yapmış. ABD, Türkiye’de rektörlük binası işgal edilince çocukların yaptıkları “hak aramadır” cümlesini kurdu...  Öğrencilerden destek alma ihtiyacı Öğrencilerin desteğine neden ihtiyaç duyulduğunu anlatmadan önce köşe yazarı ve Gazeteci Murat Alan, Boğaziçi Üniversitesinde çalışan öğretim elemanı ile yaptığı sohbeti aktarayım: Murat Bey ile öğretim elemanı arasındaki konuşma: - Yıllardır Boğaziçi’ndesin, anlat hocam: - Melih Bey gelir gelmez önüne bir zam listesi koydular. Melih Bey, kurumsal işleyişi ön planda tutup listeyi incelemeye başladı. Maaşları görünce dili uçukladı. 5 yıldır üniversitede çalışan bir öğretim görevlisine toplamda mesaisi, ek göstergesi ile birlikte 1 ayda 24 bin TL para vermişler. Basına sızdığı iddia edilen yukarıdaki konuşma, boykotun nedenini ortaya koyuyor. Anlaşılan, konu rektörlük ataması değildir. Tamamen duygusal bir olaydır. Eğer Melih Bey, önüne konan zam listesini imzalasa idi hiç sorun çıkmayacaktı… Perde arkasında ne var? Öğretim elemanlarının zam isteme iddiası ve bilemediğimiz bazı nedenler. Ama sahnedeki nedenlerin olmadığı aşıkâr... Sahnede ne var? 1.Melih Bey’in, tezlerinde intihal  vardır, 2.Üniversiteyi, Boğaziçi Üniversitesinden biri yönetmelidir, 3.Rektörün atanma şekline karşıyız, 4.Öğrencilerin demokratik talepleri emniyet kanalıyla engellendi, 5.Üniversitenin içinde öğrenciden fazla polis bulunduruldu, Akademisyen, öğrenci ve siyasilerin sorumlu alanları Öğretim elemanları, öğrenciler ve siyasiler kendi sorumluluk alanı ile çalışma yapar ve demokratik hakkını kullanır. Bu vesile ile kurum ve kuruluşların sorumluluk alanlarını mevzuata göre hatırlayalım: Siyasilerin sorumluluk alanı: 1.Siyasi partilerin temsilcileri, öğretim elemanlarının rektör tepkisine destek veremez veya karşı çıkamaz. Çünkü rektör konusu siyasilerin işi değildir. Öğretim elemanlarının sorundur. Öğretim elemanlarının sorumluluk alanı: 2. Rektör seçimi veya ataması öğretim elemanlarının sorunudur. Rektör atamasına öğrencilerin, müdahil edilmesi doğru değildir, Öğrencilerin sorumluluk alanı: 3. Öğrenciler, üniversitede öğrenci konsey başkanını seçer, buna da öğretim elemanları müdahil olamaz, Öğrencilere neden ihtiyaç duyuldu? Perde arkasındaki nedenleri meşrulaştırmak amacıyla tali yollardan meşruluk arandığı için öğrencilerin müdahil olmasına imkân hazırlandı. Öğrenciler, ilim talep eder ancak kendi sorumlukları ile ilgili haklarını da arar. Öğrencilere verilen demokratik hakların neler olduğuna bakalım: Öğrencinin hakkını arayacağı konular: 1.Barınma yetersizliği, 2.Sınav sistemindeki aksaklık, 3.Spor aktivitesinin olmaması, 4.Ders kitaplarının eksikliği, 5. Şartları yerine getirdiği halde burs alamama, 6. Ders notlarını temin edememe, 7. Sınıfta eğitimin aksaması, 8. Yemeklerin kalitesizliği, 9. Yemeklerin pahalı olması, 10.Ulaşımın yetersizliği, 11.Kaynakların, ihtiyaçları karşılamadığı zaman, 12.Kütüphanenin hizmet verememesi, 13.Öğrenci işlerinin, öğrencilere cevap vermemesi, Öğrencilerin, rektörü beğenmiyorum deme hakkı var mıdır? 1.Rektör atamasını ve rektör seçimlerini boykot etmek, sahaya inip  vurma yıkma gibi sorumluluğu yoktur ama rektörü beğenmiyorum deme hakkı vardır,       2.Polis arabasını tekmeleme gibi hakkı yoktur ama beğenmiyorum deme hakkı vardır,   3.Öğrencilerin sorumluluğu olmadığı halde başkalarının sorumluluk alanına karışma hakkı yok ama rektörü beğenmiyorum deme hakkı vardır.    Öğrencilerin suçlu olmasına vesile olan öğretim elemanlarına soralım: 1.Öğrencilerin müdahil olmasına fırsat verip tutuklanmalarına zemin hazırlamak, demokratik hak mıdır? 2.Öğretim elemanları, polisle karşı karşıya gelmiyor ama öğrencilerin polisle karşı karşıya gelmesine izin veriyor. Öğretim elemanı, öğrencisinin tutuklanmasına izin vermesi insani bir davranış mıdır? 3.Öğretim elemanları, yarım saat oturma eylemi yaptıktan sonra öğrencinin sahaya inmesine zemin hazırlamak etik bir anlayış mıdır? 4.Hem öğrencilerin sorunlarından bir tanesi dile getirilmeyecek hem de öğrencilerin tutuklanmasına seyirci kalmak, demokratik bir hak arama mıdır? 5.Öğretim elemanı, öğrencisini geri çekip beni tutuklayın çünkü sorun, benim sorundur deme lütfunda bulunmamak insan hakları ile bağdaşır mı? 6.Öğrencilerin sorunları arasında seçilen veya atanan rektörü boykot ediyorum gibi yasal bir görevi yoktur. Ama öğretim elemanlarının tepki verme hakkı vardır. Bu durumda öğrenciyi suçlu duruma düşürecek şekilde zemin hazırlamak etik mıdır? 7.Öğretim elemanı, öğrencilerini kendi amaçları için polisin kucağına itmek, çağdaşlık mıdır? 8.O yaştaki öğrencilerin zaafından istifade ederek öğrencisini sahaya sürmek hocalığa yakışır mı? 9.Karakola giden veya tutuklanan öğrencilerden kaç tanesi öğretim elemanının çocuğudur? 10.Size teslim edilen çocuklara sınıfta bilgi aktarma yerine öğrencilerin sahaya gitmelerini engellememek doğru bir anlayış mıdır? 11.İstikbal vaat eden, liderlik vasfı olan öğrencileri ve genç beyinleri suçlu düşecek şekilde zemin hazırlamak ve sicillerinin bozulmasına vesile olmak insani bir hareket midir? 12.Benim sicilim bozulmasın ama öğrencinin sicili bozulsun mantığında nasıl bir samimiyet vardır? Amaç, üzüm yemek değildir... Amaç, bağcıyı dövmektir ama öğrenciyi kullanmadan kimi döversen, döv... Selamlar ve saygılarımla...