Uluslararası Bilim Uygulamaları Kuruluşu (SAIC) tarafından yayınlanan "Türkiye Gelecekleri Konferansı’na (Aralık 1996) katılan 10 kişilik grup oluşturuldu. Gurupta, CIA bünyesindeki Uluslararası İstihbarat Konseyi'nden (NIC) Dana Bauer. NIC'in eski Başkan Yardımcısı Graham Fuller. Türkiye'de istihbarat analisti olarak görev yapanlardan Paul Henze. Dışişleri Bakanlığı'ndan emekli Türkiye uzmanı George Harris. Savunma Bakanlığı'ndan bölge uzmanları Dimitry Ponomareff ve Harold Rhode ile bir dizi kişiler katılır. Toplantının sonunda Türkiye’yi ilgilendiren senaryo oluşturulur. Senaryonun iki paragrafını yorum yapmadan siz okuyucularımla paylaşmak istiyorum.   “PKK'ya desteği artıran Rusya, 2012'de Türkiye'nin bölge işlerine karışmaması, Birinci Dünya Savaşı öncesi sınırlara dönülmesi ve bağımsız Kürdistan kurulması ültimatomu verir. Bir yıl sonra, Türkiye'ye saldırır. Karadeniz, Marmara ve İstanbul düşer. Yunanistan da, İzmir'e saldırır. Türkiye, BM'den yardım ister. Batı, Rusya'ya karşı birleşir ve Barış Konferansı toplanır.   2020'de uluslararası kararla, İstanbul ve Marmara bölgesi Türkiye'den ayrılır. Boğazlar uluslararası denetime girer. Kürt devleti kurulur. Hatay, Rus isteğiyle Suriye'ye verilir. Yunanlılar geri çekilir. 2021'de Anadolu'da açlık baş gösterir…”   Değerli okuyucularım, Uluslararası Bilim Uygulamaları Kuruluşu (SAIC) yukarıda izah edilen şekilde bir Türkiye tasarladı.   Bugüne kadar söz konusu senaryonun alt yapısı oluşturuldu. Suriye, Irak, Libya, Mısır,  Katar gibi ülkeleri etkisiz hale getirerek Türkiye’yi yalnızlaştırma politikası uygulandı.  ABD, PKK’nın uzantıları YPG ve PYD’ ye silah yardımı yaparak Uluslararası Bilim Uygulamaları Kuruluşu (SAIC)in düşüncelerini adım adım bugüne kadar uyguladı…   Böyle bir durumda siyasiler ABD’ye Ortadoğu’da ne işin vardır? demelerini isterdik. AKP ile MHP bu konuyu yüksek sesle dillendirdi. Bu bir cesarettir. CHP ve HDP’ de bu cesareti gösterebilmelerini beklerdik. CHP geleneğinden gelen Deniz Gezmiş ve arkadaşları 6. Filo’nun İstanbul’a girişini protesto etmişti…   ABD, PKK’nın uzantıları YPG ve PYD’ ye niye yardım ediyorsun veya ABD, Ortadoğu’da ne işin vardır? Sorularını sorarak Edirne’den Kars’a kadar CHP ve HDP’nin yürüyüş yapmasını beklerdik. Sağcısı, solcusu, dinlisi ve ateisti yani herkes bu yürüyüşe katılırdı…   Yöneticileri esir alınmış Suriye, Irak, Libya ve Mısır konumuna getirilip kukla bir Türkiye oluşturmak tehdidinden uzaklaştıktan sonra evin içindeki sorunları dile getirelim…   Değerli okuyucularım, ABD ve Müttefikleri Ortadoğu’da ne işin vardır sorusunu yüksek sesle dillendirerek yürüyüş düzenleyelim daha sonra adalet için koşarız… Çünkü ABD’nin desteğini alan PKK, PYD ve YPG bizim için bir tehdit unsurudur.   Çok önemliden az önemliye doğru Problemleri dile getirmek, samimiyetin göstergesidir…   Selam ve saygılarımla…