13 Ağustos 2020 tarihinde Muharrem İnce’nin başlattığı hareket ile muhalefet anlayışının değişmesine neden olacağı için sevindim.  Yine de aynı umudu taşıyorum.   Ama Muharrem İnce’nin Sivas’tan dört Eylül günü başlattığı 1000 günde Memleket Hareketinde şimdilik söylem bakımından arzu ettiğim umudu göremedim.   Günün şartlarını dikkate aldığımız da miting alanında yeteri kadar insan vardı. Ama söylem bakımından yeterli değildi.   Önümüzdeki günlerde söylemde bir canlılık olacağını düşünüyorum. Söz konusu canlılık, Atatürk ve Atatürk’ün hedeflerini anlatma ve kavratma konusunda ağırlık kazanması temennimizdir…   Birileri sorabilir: İktidara hiçbir şey demiyorsun. İktidarın hiç mi kusuru yoktur. Elbette vardır. İşin başında olan herkesin yanlışı olur. Ama iyi veya kötü iktidar, halkın önüne projeler koydu, seçime gitti, iktidar oldu. 18 yıldır iktidardadır. Bu demektir ki muhalefet, iktidarın projelerinden daha verimli proje sunmadığı için veya sunamadığından dolayı güven vermiyor ve iktidar olamıyor. Gelelim asıl konumuza:   1000 Günde Memleket Hareketi: Dört Eylül günü, hareketin ilk günü olduğu için hareketin fikirlerinde yol gösterici bir üslup göremedim. İlerleyen günlerde neler olacağına bakacağız. Muharrem İnce’nin konuşmasını irdeleyelim:   1-  Günde Memleket Hareketinde ne vardı?   1- Hamaset dolu cümleler vardı, 2- İktidarı eleştirmek vardı, 3- Dış politikadaki yanlışları dolaylı yönden eleştiri vardı? 4- Tarım politikasına dolaylı yönden eleştiri vardı? 5- Eğitim politikasına direk eleştiri vardı, 6- Açlıktan, sefaletten, özgürlükten örnekler vardı, 7- Klasik bir muhalefet anlayışı yani her muhalefet liderinin yaptığı konuşmaların tekrarı vardı,   Muharrem İnce;1000 Günde Memleket Hareketine kimleri davet etti?   Atatürkçü olan herkesi davet etti, Konuyu biraz açalım:   Atatürkçü kavramı çok muğlak bir ifade… Çünkü, Atatürkçü görüntü verip din düşmanı olanlar vardır. Atatürkçü görüntü verip PKK, DAIŞ, FETÖ gibi terör örgütleri ile dirsek temasında olanlar vardır. Atatürkçü olup, Atatürk ilke ve İnkılaplarının ışığında kızıl elma peşinde koşanlar vardır. Acaba hangi Atatürkçüyü davet etti?   Muharrem İnce, Atatürk’ü istismar eden siyasilerden şikâyet ettiği için memleket Hareketini başlattı… Ama önemli bir harekettir. Çünkü:   1000 Günde Memleket Hareketi, siyasi partilerin terör örgütlerini destekleyenler ile siyaset yapılamayacağı konusunda bir uyarıdır…   Muharrem İnce;1000 Günde Memleket Hareketine kimleri davet etmedi?   “Bölücü teröristler ile dirsek temasında olan kişileri davet etmedi.”   Günde Memleket Hareketinde ne yoktu?   1- Proje üreten bir muhalefet anlayışının oluşmasına nasıl öncülük edileceğine dair bir yöntem yoktu, Tarım, sanayi, eğitim, köye dönüş, genç yatırımcılar, küçük esnaflar, yargı paketi ve sosyal medya ile ilgili projelerden birinin nasıl uygulanacağına dair somut bir yöntem yoktu. Bir örnek verelim:   2002 genel seçimlerinden önce AK Parti, seçim meydanlarında duble yolların nasıl yapılacağını, malzemeyi, makinaları ve personeli nereden temin edeceğini halka anlattı ve milleti ikna etti. Ekonominin nasıl düzeltileceğini, özgürlük konusunda ne yapacağının yöntemini inandırıcı bir şekilde seçim meydanlarında anlatı ve milleti ikna etti. Bunları anlatırken Ecevit hükümetinin aksak yönlerinden bahsetmedi. 2002 seçimlerden önce mecliste iktidarın olumlu icraatlarına okey dedi, iktidara yol göstererek muhalefetin nasıl olması konusundaki mesajlarını net bir şekilde verdi ve iktidar oldu.   Mazeret üreterek veya eleştirerek siyaset yapmanın faydası olmadığını bu millet gördü. Proje üret ve projelerini somut bir şekilde nasıl uygulayacağını anlat. Proje üret ve işini yap, halk takdir eder konusunda bir anlayış veya bir yöntem göremedim.   Batının dayattığı ve HDP’nin de ısrar ettiği “EYALET” konusunda çok açık ve net bir tavrın belirtilmesi ile ilgili bir emare göremedim.    Muharrem İnce, Millet ittifakına muhalefet yapmıyorsa, Millet ittifakını PKK terör örgütünün meclisteki uzantısı HDP’den uzaklaştırmak istiyorsa;   dayattığı ve HDP’nin de ısrar ettiği “EYALET” konusunda çok açık ve net bir tavrın belirtilmesini sağlamak hem CHP’yi hem de Millet ittifakını büyük şaibeden kurtaracaktır. Konuyu biraz açalım:   Millet ittifakına katkıda bulunan HDP ne dedi?   HDP Hakkâri Milletvekili Abdullah Zeydan'ın, Türk Silahlı Kuvvetlerinin terör örgütü PKK'ya yönelik başlattığı hava saldırılarına ilişkin, 26 Temmuz'da yapılan protesto yürüyüşünde söylediği, "PKK'nın öyle bir gücü var ki sizi tükürüğüyle boğar" [1]   HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, “HDP olarak IŞİD'e karşı direnenlere karşı mücadele yürüten YPG'ye sırt dayadıklarını belirterek, "Biz sırtımızı Rojava'ya, Kobani'ye, IŞİD vahşetine karşı direnen halklara, insanlık mücadelesi yürüten YPG-YPJ'ye dayıyoruz. Bunu söylemekte hiçbir sakınca görmüyoruz. Bakın sırtımızı kime dayadığımızı çok net söylüyoruz ve bundan sonrada sırtımızı buraya dayamaya devam edeceğiz" dedi. [2] Sonuç: Muharrem İnce’den: 1- Proje üreten bir muhalefet anlayışının oluşmasına öncülük etmesini istiyoruz, 2- Eğitim, sanayi, savunma, tarım ve ekonomi gibi konularda çözüm üretebilecek bir muhalefetin doğmasına ön ayak olmasını istiyoruz, 3- Batının dayattığı ve HDP’nin de ısrar ettiği “EYALET” konusunda çok açık ve net bir tavrın belirtilmesini sağlamak ve Millet İttifakını da büyük bir sıkıntıdan kurtarmasını istiyoruz. Selam ve saygılarımla…       Milliyet, 29.07.2015- 15:09 | Son Güncellenme: 30.07.2015- 07:52   Yüksekova Cumhuriyet Başsavcılığı, [2]     CNN TÜRK.com 20.07.2015- 07:59 | Son Güncelleme: 11.12.2018)