Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)
Köşe Yazarı
Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)
 

Seni Yarattım Ya!

Bir gün, çelimsiz, küçük bir kız çocuğu sokağın kösesine oturmuş yiyecek, para ya da alabileceği  herhangi bir şey için dileniyordu. Üzerinde yırtık, pırtık giysiler vardı. Yüzü gözü kir içinde,  perişan bir hali vardı. Kız dilenirken, sokaktan genç, canlı ve iyi görünümlü bir adam geçti.   Kızı fark etmişti ama belli etmemek için donup ikinci kez bakmadı. Büyük ve lüks evine,  neşe dolu ailesinin yanına geldiğinde, çok güzel hazırlanmış akşam sofrası onu bekliyordu.   Fakat az sonra düşünceleri tekrar o fakir kıza takılı verdi. Duyguları bir şeylere itiraz  ediyordu. Sonra kolay yolu tercih etti ve itirazlarını Allah`a yöneltti: " Az önce gördüğüm dilenci neden perişandır? Neden o küçük kıza yardım  eden bir yoktur." diye yakındı içinden. Sonra ruhunun derinliklerinden  gelen bir cevap işitti:     " Elbette yardım eden vardır. Seni yarattım ya!"    Bir Bilgeye Sormuşlar: "Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?" "Terzimi severim" diye cevap vermiş.  Soruyu soranlar şaşırmışlar : "Aman üstat, dünyada sevecek o kadar çok kimse   varken terzi de kim oluyor? O da   nereden çıktı? Neden terzi?"   Bilge, bu soruya da şöyle cevap vermiş: "Evet dostlarım, ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde,  benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim   hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da, beni hep aynı gözle   görürler." Selam ve Saygılarımla…
Ekleme Tarihi: 22 Şubat 2020 - Cumartesi
Ahmet Yaşar Zengin (Emekli Akademisyen)

Seni Yarattım Ya!

Bir gün, çelimsiz, küçük bir kız çocuğu sokağın kösesine oturmuş yiyecek, para ya da alabileceği  herhangi bir şey için dileniyordu. Üzerinde yırtık, pırtık giysiler vardı. Yüzü gözü kir içinde,  perişan bir hali vardı. Kız dilenirken, sokaktan genç, canlı ve iyi görünümlü bir adam geçti.

 

Kızı fark etmişti ama belli etmemek için donup ikinci kez bakmadı. Büyük ve lüks evine,  neşe dolu ailesinin yanına geldiğinde, çok güzel hazırlanmış akşam sofrası onu bekliyordu.

 

Fakat az sonra düşünceleri tekrar o fakir kıza takılı verdi. Duyguları bir şeylere itiraz  ediyordu. Sonra kolay yolu tercih etti ve itirazlarını Allah`a yöneltti: " Az önce gördüğüm dilenci neden perişandır? Neden o küçük kıza yardım  eden bir yoktur." diye yakındı içinden. Sonra ruhunun derinliklerinden  gelen bir cevap işitti:  

 

" Elbette yardım eden vardır. Seni yarattım ya!" 

 

Bir Bilgeye Sormuşlar:

"Efendim, dünyada en çok kimi seversiniz?"
"Terzimi severim" diye cevap vermiş.  Soruyu soranlar şaşırmışlar :
"Aman üstat, dünyada sevecek o kadar çok kimse   varken terzi de kim oluyor?
O da   nereden çıktı? Neden terzi?"

 

Bilge, bu soruya da şöyle cevap vermiş:

"Evet dostlarım, ben terzimi severim. Çünkü ona her gittiğimde,  benim ölçümü yeniden alır. Ama ötekiler öyle değildir. Bir kez benim   hakkımda karar verirler, ölünceye kadar da, beni hep aynı gözle   görürler."

Selam ve Saygılarımla…

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve bugun15.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.