Seçmenden Uyarı
Sevgili okuyucularım merhaba,
Her seçimde halk, iktidarı ve muhalefeti uyarır. 2024 mahalli seçimlerinde halk, iktidara dedi ki bugüne kadar verdiğim imkânları kullanırken hata yaptın, belediyelerde yolsuzlukları ve ihaleleri denetlemedin. Emeklileri ihmal ettin, ekonomiyi rayına oturtamadın.
Halk, muhalefete de diyor ki merkezi idareyi iktidara, belediyelerdeki sorumluluğu sana verdim. Şimdi iktidar kadar sen de sorumlusun…
Bu durumda hem muhalefetin hem de iktidarın temsil gücü vardır. Hükümetin, partinin, derneğin veya vakfın temsil gücünü elinde bulunduran kişi üzerinden çıkar temin edenler yaranmaya çalışır. Buna ister yandaşlık deyin ister yaranmak deyin… Dolayısıyla hem muhalefetin hem de iktidarın yandaşları vardır. Söz konusu yandaşlar daha da çoğalacak…
Yandaşlığın tanımı:
İşi gücü yalan söyler,
Doğruyu söylemez,
Abartılı söylemlerde bulunur,
Rakip gördüklerini harcar,
Halkı düşünmez,
Sahte âşıklar, CHP’nin etrafında dolaşmaya başladı… Bizden bir uyarı…
Temsil gücü olan kurum ve kuruluşlar, bünyesinde iki türlü insanı barındırır.
Gönüllü, gerçekten hizmete âşık insanlar:
Gönüllü görünen, sahte âşıklar:
Gerçek âşıklar ve sahte âşıklar üzerinden iktidar olanların durumunu anlatmaya çalışayım:
Âşık, maşukun (partisinin) çevresinde bazen olur bazen olamaz ama bir şeyler yapmak ister. Âşık, maşukun (partisinin) her kusurlu hareketini bildirmek ister, yazmak ister. Ama hiçbir zaman sahte âşıkların engelini aşıp, maşukuna (parti yöneticilerine) doğruları aktaramaz. Çünkü sahte âşıklar, maşukun etrafını sarmıştır. Maşuk sadece sahte âşıklardan her şeyi duyar.
Burada maşuk kimdir?
Siyasi liderlerdir,
Devlet başkanıdır,
Vakıf başkanlarıdır,
Şirket başkanlarıdır…
Sahte âşıklar kimdir?
Hak etmediği halde makam mevki peşinde koşarlar,
İhalenin hileli olmasını teşvik eder,
Milliliği önemsemezler,
FETÖ ve PKK gibi terör örgütleri ile iletişim kurmayı mubah sayarlar,
Asıl konumuza dönelim:
22 yıldır iktidarda bulunan AKP hükümetini halk, sahte âşıklardan kurtarmak için:
Sandık vasıtasıyla uyardı, olmadı.
Samimi yazarlar ve gazeteciler yazdı ama dışlandılar.
Teşkilat içindeki gerçek âşıklar konuştular ama bahçe duvarını aşıp genel başkana ve genel merkeze dertlerini anlatamadılar.
Sahte âşıkların, ekonomi ve yolsuzluklarla ilgili manevraları:
Belediyelerdeki ihale yolsuzluklarını gizlediler,
Ekonomideki sıkıntıları ve geçim derdini yokmuş gibi gösterdiler,
Emeklilerin feryadı abartılı dediler,
Bürokratlar, marketler ile hükümet arasında ikili oynadılar, adil denetim yapmadılar.
Sahte âşıkların, teşkilatlar ile ilgili manevraları:
Sahte âşıklar, il ve ilçe teşkilatlarında bizim çalışmamıza gerek yoktur, Erdoğan gelir konuşma yapar, oyları alır götürür şeklinde teşkilatlarda çalışanları pasifleştirdiler… Çay kahve içtiler yani çalışmamayı öğrettiler.
Teşkilatlardaki birim başkanları aslı görevini unuttu bürokratlarla resim çektiler ve rakip gördükleri birim başkanlarını harcamak için zaman kaybettiler,
Sahte âşıklar ile gerçek âşıklar arasındaki kavga, parti lehine çalışmayı askıya aldırdı…
AKP’nin yöneticileri yukarıdaki yedi maddeyi görmedi veya göremedi, gördüyse de genel merkeze veya genel başkana aktaramadı.
Halk, yukarıdaki yedi maddeyi gördü, aracılara fırsat vermeden genel başkan Recep Tayyip Erdoğan’a net ve çok açık bir uyarı yaptı.
Halkın bu uyarısını, Erdoğan ve genel merkez İnşallah doğru okur…
Selam ve saygılarımla