Son zamanlarda sokak köpekleri bir kısım kamuoyunun gündemine düştü... Konu cumhurbaşkanının gündemine kadar taşındı. Görünen sebep; Gaziantep’te bir çocuğun köpekler tarafından saldırıya uğraması ve ağır yaralanması... Sosyal medyada ya da gazete televizyonlarda ardı arkası kesilmeyen haberler yayılmaya başladı. Her gün yeni bir haber çıkınca doğal olarak da sokak köpeklerine karşı insanlar arasında bir korku, hatta düşmanlık peydah oldu. Hani şu Amerikan filmleri vardır ya; sürekli köpek balıklarını vahşi gösterir... Oysa köpek balıklarının yılda öldürdüğü insan sayısı belki de iki elin parmaklarını geçmezken, insan onbinlerce köpek balığı ya da balinayı katlediyor; ticari nedenlerle...
Bir ‘ara bilgi’ olarak vereyim; bu batılı denen insanlık ve medeniyet düşmanı barbar caniler, öyle profesyonel katliam yapıyorlar ki; dünya üzerinde neredeyse medeniyet bırakmadı soykırıma uğrattılar... Müzelik yaptılar adeta, soyları temelli tükenmesin diye koruma altına aldılar; Kızılderililer gibi kimi soyunu-sopunu kuruttuklarını... Sırf 11 Eylül’den bu tarafa öldürdükleri insan sayısı on milyonu geçti ama, öyle işte... Zihinlerdeki terörist o katledilenler...
Diyorsanız ki; güvenlik tehdidi... O zaman arabaları da garajlara koymak, çürüyünce de yenisini almamak lazım. Ya da en başta hurdaya göndermeli... Demagoji olsun diye söylemiyorum bunu... Böyle de yapmamak lazım zaten... Nitekim normal olan arabanın yolda köpeğin de sokakta olması... Sabahtan akşama ora senin bura benim koşuşturan köpek familyası için birkaç metrekarelik barınak hiç de insani ya da islami-fıtri değil… Zira araba yolda köpek sokakta değerlidir.
Araba da köpek de gerekli elbette; gerekli güvenlik tedbirlerini alarak... Güvenlik tedbirlerini aldığımız halde kaza olsa bile arabayı kullanmaya nasıl devam ediyorsak, şimdilerde bir ihtiyacımız olmasa bile canlı olması nedeniyle kimi saldırılar oldu diye onları hapsedemeyiz. Olsa olsa hastalıklı olanlar taşınabilir barınaklara... Diğerleri gerekli önlemler alınarak doğal alanlarında olmalı...
Asıl sorun da hayvanlarda değil zaten, insanda... Bir kısmında tabii... Sözgelimi bir canlı olduğu halde onu eğlence olarak kullanıp canı sıkılınca da sokağa terketmek gibi... Ya da saldırgan ve genleriyle oynanmış hayvanı elinde-evinde beslemek gibi. Veya köpeğe insan, kimi insanlara da köpek muamelesi yapmak gibi... Van sınırında donarak ölen insanı sokaktaki köpekten daha az değerli gören ve fanusta yetişen kimseler, hayvan nedir haberi olmadığı için insanı da hayvanı da tanımıyor. Sokakta korku pompalayan da onu oturma odasına alan da insan… Oysa köpek sokakta yaşayabilir ama insan için sıcak bir yuva ihtiyacı vardır.
Madem masraf yapılacak barınaklarda değil sokakta ya da doğada beslenebilir bu hayvanlar. Aşılanabilir ya da... Kısırlaştırmak bile sakat... Bu zihniyetin bir ileri aşaması cart diye kestiğin kurbanı afiyetle hem de bayram yaparak ve de ibadet düşüncesiyle kesmektir. Bu garipliklere prim verilirse haklı olurlar bir başka deyişle böyle düşünenler de... Bu kadar anormal şey normalmiş gibi görüldüğüne göre bir yerlerde yanlışlık olsa gerek değil mi...